ويكيبيديا

    "avları" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فريسة
        
    • الفريسة
        
    • فريستهم
        
    • فريسته
        
    • فريستها
        
    • فرائسها
        
    • فرائسهم
        
    • القارضة يدفنون
        
    • الفرائس
        
    • يصطاد على الشاكلة
        
    • طرائد
        
    Saldırılarını planlıyorlardı, böylece avları ne olduğunu anlayamıyordu. Open Subtitles تجهز هجومات كى لا تعرف أية فريسة ما يجرى
    Üç santimetre uzunluğundaki duyargaları, diğer mercanların yakalayabileceğinden daha büyük avları yakalayabilir. Open Subtitles مجساته التي يبلغ طولها 3سنتيمترات يمكنها التقاط فريسة اكبر بكثير .مما يمكن لأنواع المرجان الأخرى التقاطه
    Bir de asiniform lifi var avları sarmalamak için kullanılır. TED وهناك الخيوط الابرية الشكل والتي تستخدم لتغليف الفريسة
    Favori avları, fokları yakalayamazlar. Open Subtitles حيث هم لا يستطيعون مطاردة فريستهم المفضّلة عجل البحر .
    Bir zamanlar saklandıkları kuş artık avları olmuştu. Open Subtitles أن الطائر المخوض الذي خشاه يوماً أصبح الآن فريسته
    Bu kulaklar, çimenlerin içinde gizlenen avları bulmasını sağlar. Open Subtitles حيث تساعدها على تحديد موقع فريستها بين الأعشاب
    Karınlarını doyurdukları balıklar dağınık durumdadırlar, ama bazen avları bu sardalyeler gibi kalabalık sürüler halinde bir araya toplanırlar. Open Subtitles عادة ما تكون فرائسها متناثرة هنا وهناك لكن أحيانا تجدها متجمعة بشكل مكثف في المياه الضحلة، مثل أسماك السردين هذه.
    Suda hızlı koşamıyorlar ve avları da bunun farkında gibi. Open Subtitles ،ليسو سريعين جداً بالماء ويبدو أن فرائسهم تعلم ذلك
    avları olan lemmingler gibi, bazılarıysa yıl boyunca kar altında, yukarıdaki soğuk havadan izole şekilde yaşarlar. Open Subtitles ،آخرون، كطرائدهم القارضة يدفنون أنفسهم تحت الثلج على مدار العام معزولين عن الهواء البارد فوق السطح
    Kartallar görece bozulmuş alanlarda yere yuva yapmış avları avlamaya başlıyor. Open Subtitles بدأت العقبان تصيد الفرائس التي تقيم على الأرض في مناطق وعرة
    Bu örümceklerin hepsi küçük, ama hep birlikte çalıştıkları için çoğu zaman, çok büyük avları yakalayabiliyorlar. Open Subtitles كلهم صغار جداً، لكن لأنهم يعملون سويّة، فبوسعهم قتل فريسة تفوق أضعاف حجمهم.
    Yaşam alanları büyük olduğu gibi, avları da büyüktür. Open Subtitles ، طيور كبيرة لا تحتاج لمساحة واسعة فحسب لكنهم يصيدون أيضاً فريسة كبيرة
    Hızlı olmalarına rağmen, yapıları çok narindir ve bu yüzden nispeten küçük avları kovalarlar. Open Subtitles رغم سرعتهم، فإنهم كائنات ضعيفة معدّون للجري وراء فريسة صغيرة
    Bu onların bir haftadır ilk avları. Open Subtitles إنها الفريسة الأولى التي يحصلون عليها منذ ما يزيد عن الأسبوع
    Evrim süreci içinde avları, kartalların yapı ve davranışlarının doğal belirleyicisi olmuştur. Open Subtitles خلال التطورِ ، أصبحت الفريسة المصمِّمة الطبيعية تدخل تحسينات على تصميم جسد كل عقاب وسلوكه
    Ama olağan avları insanlar değil. Open Subtitles ولكن الإنسان ليس فريستهم المعتادة
    avları ise zorlu, hızlı yüzen balık sürüleri. Open Subtitles فريستهم... سمك مراوغ سريع السّباحة
    Fırsatçı yengeçlerin, bir zamanlar korku kaynakları olan bu hayvanların, şimdi avları haline dönüştüğünü farketmeleri çok sürmüyor. Open Subtitles و يستغرق السرطان الساحلي ثوان فقط لإدراك أن الطائر المخوض الذي خشاه يوماً أصبح الآن فريسته
    Biraz düşündüğünüzde şuna benzetilebilir: Avcı nüfus, besinini temin ettiği avları yok etmede öyle bir başarı sergiliyor ki sonunda açlığa mahkûm oluyor. TED لو فكرتم حولها، إنها تشبه قليلًا قطاع من الحيوانات المفترسة، التي تفتك بتفوق فريستها التي سوف تتغذى عليها، وفي نهاية المطاف، تعاني وتموت من الجوع.
    Aslan balığının şeritleri görsel olarak kafa karıştırıcı dolayısıyla avları için onun ne kadar yakında olduğunu kestirmek zordur. Open Subtitles خطوط سمكة الأسد مربكة بصريا، مما يجعلها صعبه على فرائسها للحكم على مدى قربها.
    Ama avları alçaklarda ve binalara yakın konumlardadır. Open Subtitles ولكن فرائسهم تبقى على مستوى متدنّي قريبتًا من المباني
    avları olan lemmingler gibi, bazılarıysa yıl boyunca kar altında, yukarıdaki soğuk havadan izole şekilde yaşarlar. Open Subtitles ،آخرون، كطرائدهم القارضة يدفنون أنفسهم تحت الثلج على مدار العام معزولين عن الهواء البارد فوق السطح
    O zamanlarda bile evli olsun ya da olmasın, el altındaki avları avlamakla meşhurdu. Open Subtitles عام 2001 , وحتى وقتها كانت لديه سمعة مطاردة الفرائس القريبة من يده , متزوجة أو لا
    Böyle takım avları nadiren görülse de bilim insanları bunların doğada belgelenmiş en karmaşık saldırı olabileceğine inanıyor. Open Subtitles مع أنه يندر رؤية فريقٍ يصطاد على الشاكلة نفسها، يُؤمن العلماء أنهم قد يكونوا الفريق الموثق الأكثر تعقيداً في العالم الطبيعي
    Daha iri avları seçerek dişiler kışın ormanda hayatta kalma şanslarını arttırıyorlar. Open Subtitles باستهداف طرائد أكبر حجمًا تعزّز الإناث فرص نجاتها خلال الشتاء في الغابة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد