"Yasal olarak, Avukatınızın ne yapacağına karar vermesi ve duruma hakim olması gerekir. | Open Subtitles | ومن وجهة النظر القانونية فإن محاميك عليك ان يقرر |
Avukatınızın telefonunu alabilir miyiz? | Open Subtitles | هل يمكن أن نحصل على اسم ورقم محاميك الهاتفي؟ |
Ya da Avukatınızın ismi. - Onlara yardım ettim. | Open Subtitles | ـ أو بالأحرى اسم محاميك ـ لقد ساعدة في دعمهم، نعم |
Avukatınızın da inandığı gibi, savunmaya geçebilirsin. | Open Subtitles | ،ربّما تظنّ أنّ دفاعكم قويّ وهذا ما يعتقده محاميك |
Bayan Allen Avukatınızın ayarladığı çilingir burada. | Open Subtitles | سيدة آلن فاتح القفل الذي طلبه محاميك موجود هنا |
Onun boşanma avukatı sizin boşanma Avukatınızın üstüne atlamak üzereydi, bir anda Gordon hastalandı. | Open Subtitles | كان محاميه على وشك ان ينتقده محاميك المسؤول عن الطلاق وذلك عندما مرض جوردن فجاة |
Avukatınızın bu konuda bilgi verdiğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | أعتقد أن محاميك قد لفت نظرك إلى هذا، |
Hatta Avukatınızın önerdiği gibi İncil'deki bazı bölümleri bile ekledim. | Open Subtitles | ... حتى اني وضعت بها ايات الكتاب المقدس التي اقترحها محاميك |
Görüşme sırasında yanınızda Avukatınızın olmasını dileyeceksiniz. | Open Subtitles | تأكد من ان يكون لديك محاميك عندما يفعل |
Avukatınızın size söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أنه من المفترض أن يخبرك محاميك. |
Avukatınızın söylediğine göre Mary'i almanızın birincil sebebi kardeşinizin sizden öyle istemesiymiş. | Open Subtitles | قال محاميك إن السبب الرئيسي الذي دفعك إلى أخذ "ماري"، هو أن أختك |
Bay Larsen, suçlamaların ciddiyeti dolayısıyla Avukatınızın dediklerine riayet edip sizin adınıza suçu kabul etmemesine müsaade edeceğim. | Open Subtitles | سيد "لارسين" ، تحت ضوء ... خطورة التهم . سوف أخـذ بكلام محاميك والسماح له أن يكون نائبك . في عدم جعلك مذنبًا |
Evrakları Avukatınızın ofisine gönderirim. Yıkıcı olmak zorundasın. | Open Subtitles | سأسلم الاوراق لمكتب محاميك |