| Hatta jürinin kararı açıklandığında kendi savunma avukatına bile saldırdı. | Open Subtitles | لقد هاجم حتى محامي الدفاع الخاص به عندما صدر الحكم |
| Onu dolandıran ve hiç yeşil kart başvuru işlemlerini başlatmayan göçmenlik avukatına 8.000 dolar harcadı bu nedenle o da vazgeçti. | Open Subtitles | لقد انفقت 8 آلاف دولارعلى محامي الهجرة الذي قام بسرقتها و لم تحصل ابداً على البطاقة الخضراء لذا هي فقط استسلمت |
| Tanrım, savunma avukatına çıkma teklif etmek üzere olduğuma inanamıyorum. | Open Subtitles | يا اللهي انا لا اصدق اني سوف اسأل محاميه لتواعدني |
| avukatına haber ver, aslında seni engelleyebilirim ya... | Open Subtitles | يمكنك أستدعاء محاميك على الرغم من أننى أستطيع منعك |
| Onun avukatına artık güvenmiyorum, sigorta şirketindeki adama da güvenmiyorum. | Open Subtitles | لم أعد أئتمن محاميها أكثر من أن أئتمن الرجل من شركة التأمين |
| Bize karşı tarafın avukatına ödeme yapmanı sağlayan diğer nedenleri söyle. | Open Subtitles | أعطنا أي سبب آخر يفسر أنك تدفعين المال لمحامي الخصم |
| Reklam etmiyorsun. avukatına açıklıyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعلن عن الأمر، وإنما تفصح عنه لمحاميك |
| Açıklamayı güç topladığı zaman avukatına bırakmak bence daha iyi. | Open Subtitles | أفضل ان يُترك ذلك للمحامي عندما يصير أقوى. |
| New York'un en iyi boşanma avukatına gittiğini söylemeyi unuttun. | Open Subtitles | أهملتي لاخباري بأنكِ زرتي محامياً أكير محامي طلاق في نيويورك |
| Bayan Watkins gibi tecrübeli bir savcının avukatına haklarını hatırlattıracağını sanırdım. | Open Subtitles | أفكر بأن مدعي عام متمرس مثل سيدة وتكينز ستطلب لها محامي |
| Aile avukatına göre uyuşturucu bağımlısı... | Open Subtitles | لدينا دافع أقوال محامي العائلة .. أن مدمن المخدرات |
| -Sonra benim avukatım onun avukatına dedi ki. | Open Subtitles | لذلك بعدها قال محامي لمحاميها إذا كانت تظن أنها ستحصل على اليخت فهي معتوهة |
| Bu fiş polis dosyasına konuldu, bir kopyası da savcının dosyasına konuldu fakat onlar bu fişi savunma avukatına hiç vermediler. | TED | وقد وُضع هذا الإيصال في ملف الشرطة، ووُضعت نسخة منه في ملف المدعي العام، ولم يعطوها أبدًا إلى محاميه. |
| - Demek avukatına bağlanıyor insan. | Open Subtitles | أظن أن المرء يأخذ بالاعتماد الشديد على محاميه مع مرور الزمن والحقيقة أنه يحب ذلك |
| Duruşmada, avukatına, kendine güvenerek iyi halden cezasını yarıya indirebileceğini söyler. | Open Subtitles | في المحاكمة، يخبر محاميه بشكل واثق الذي بالسلوك الجيد الذي هو يمكن أن يقطع الجملة مناصفة |
| avukatına, dün gece ona attığım kadar sert şaplak atmamaya çalışacağım. | Open Subtitles | سأحاول الا أصفغع محاميك كما صفعته الليله الفائته |
| avukatına de ki;... | Open Subtitles | أريدك أن تخبر محاميها .. حسناً |
| Esrar avukatına çok iş çıkıyor burada. | Open Subtitles | هناك الكثر من العمل لمحامي هنا |
| Reklam etmiyorsun. avukatına açıklıyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعلن عن الأمر، وإنما تفصح عنه لمحاميك |
| Karşı tarafın avukatına saygı gösterelim. | Open Subtitles | دعونا نظهر بعض الاحترام للمحامي المعارض |
| Finansal kayıtlarından yakın zamanda boşanma avukatına danıştığını öğrendik. | Open Subtitles | لقد عرفنا من مصادره المالية انه استشار مؤخرا محامى طلاق |
| Bay McNeil'in itirazına gelmeden önce savunma avukatına bir şeyler söylemek istiyorum. | Open Subtitles | قبل أن اضع قواعدى على أعتراضات سيد مكنيل يجب ان اوضح بعض الكلمات لمحامى الدفاع |
| avukatına göre, kararı sakince kabul etmiş. | Open Subtitles | وفقا لمحاميه , انه يتقبل قرار المحكمة بهدوء |
| Kaltak avukatına yazı yaz. Bana karşı suçlamaları geri al. | Open Subtitles | اكتبي رسالة الى محاميتك اللعينة بأسقاط جميع التهم عني |
| Tatlım, yakışıklı avukatına annem şehre geldi, seninle tanışmak istiyor de. | Open Subtitles | و أخبري محاميكِ الجذاب أنَ أمكِ تُريدُ أن تؤخذ للبلدة. |
| Sana kendini daha iyi hissettirir mi bilmiyorum ama avukatına boşanma işlemlerini başlatmasını söyleyebilirsin çünkü ben artık yoğum. | Open Subtitles | حسناً، لوكانهذا يجعلكِتشعرينبالراحة. ولكن ربما يتوجب أن تخبري المحامى خاصتك بتحضير أوراق الطلاق لأننيأنوىذلك. |
| Tony'nin danışmanın olmasını istediğini biliyorum... buna saygım sonsuz... ama Tony de sen de bizim teklifimize... ve bu ticari girişimin avukatına saygı gösterin. | Open Subtitles | أعلم أنك تريدين أن يكون "توني" مستشارك وسأحترم ذلك كما يجدر بك أنت و"توني" أن تحترما من نقترحه |
| Ve davacıların avukatına bu toplantı salonunu kullanmamıza izin verdiği için çok teşekkür ederiz. | Open Subtitles | وشكراّ جزيلاّ لمحامية الإدّعاء لإستخدام غرفةِ مؤتمرِها |