tabiki elindekilerle gelebilmeli ve kendi avukatlığını yapabilmelisin. | Open Subtitles | بالطبع ربما سيتحتم عليك ان تحضر لتكون محامياً عن نفسك |
Aslında "Kim ki kendi avukatlığını yaparsa bu ahmaklıktır." Diyor. | Open Subtitles | -العبارة في الواقع {\pos(195,225)} "من يمثّل نفسه محامياً على نفسه، يعتبر موكلاً مغفلاً" |
- Bu adam, Steven Kane, onun avukatlığını yapmış. | Open Subtitles | (هذا الرّجل، (ستيفن كان لقد جعل من نفسه محامياً في قضيّته |
Anladığım kadarıyla sanık avukatlığını sizin yapmanızı istemiyor | Open Subtitles | فهمت أن المتهمة لا تريدك أن تكون محامي الدفاع عنها |
Suçluların avukatlığını yaptığını biliyorum ama Holloway tek başına hareket etmiyor. | Open Subtitles | بواسط سم للأعصاب يستخدم كسلاح أنا اعلم أنك محامي الدفاع |
Savunma avukatlığını bırakıyorum. | Open Subtitles | سأغير رأي محامي الدفاع |