Demin Bobby Axelrod'un o evi satın almaya çalıştığını duydum. | Open Subtitles | ماذا عنه؟ لقد سمعت أن بوبي أكسلرود سيشتريه |
Bobby Axelrod gibi insanları o duvarda görmek isterim. | Open Subtitles | أنا أريد أشخاص مثل بوبي أكسلرود علي هذا الجدار |
Aktivistlerin mektuplarından ve Bay Axelrod'un onlarla olan geçmişinden haberdarız. | Open Subtitles | نحن ندرك رسائل حاملي الأسهم النشطاء وتاريخ السيد (أكسلرود) معها |
Bahsettiğin kişi Bobby Axelrod ise bu maç bu seneki unutulmazım olur. | Open Subtitles | إذا كنت تتحدث عن (بوبي آكسلرود) فهذه أصبحت جولتي المفضلة لهذا العام |
Lütfen bana bu herifin Bobby Axelrod'a ulaşma yolumuz olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبريني رجاءً أن هذه العينة الجيدة هي رابطنا مع (بوبي آكسلرود) |
Axelrod 20 milyon yıldızın arasından kendisine gerekli olan topluiğnebaşı büyüklüğündeki değişikliği görebilmek için tam 8 yıl boyunca her gece gökyüzünü tek başına izledi. | Open Subtitles | لقد كان أكسيلرود كمن يبحث عن رأس دبوس وسط عشرين مليون نجم كل ليلة لمدة ثمان سنوات |
Şimdi ise Evelyn Benson'ı kuruldan çıkarmayı ve görevini Robert Axelrod'a vermeyi öneriyorum. | Open Subtitles | أطلب الآن إزاحة (إفلين بينسون) من هذه الهيئة وأعطي مقعدها إلى (روبرت أكسلرود) |
20 sene önce Robert Axelrod tutsak ikilemini biyolojik bir soruyu araştırmak için kullandı: Atalarımız acımasız birer rekabetçiler oldukları için bugün biz buradaysak nasıl olur da işbirliği var olabilir? | TED | قبل 20 عاما، استخدم "روبرت أكسلرود" معضلة السجين كدليل لهذه المسألة البيولوجية : إذا كان سبب وجودنا اليوم أنّ أسلافنا كانوا منافسين شرسين من هذا القبيل، كيف يمكن للتعاون أن يكون موجودا على الإطلاق؟ |
Yani Jake paralı biri mi? Harris, Axelrod Price'ın yönetici ortaklarından. | Open Subtitles | "جايك) يدير شركة في "هاريس) "أكسلرود أند برايس" |
- İnanılmazdı. Axelrod'a o kadar hızlı vuruyordu ki. İnanılmazdı. | Open Subtitles | كان يمطر (أكسلرود) باللكمات لكن بسرعة كبيرة، كان خارقاً. |
Kızlık adı Heather Axelrod, lisede sporcuydu. | Open Subtitles | -إسمها قبل الزواج "هيذر أكسلرود " |
- Benim için bir zevktir Bay Axelrod. | Open Subtitles | العفو، سيد أكسلرود |
Bir süre önce, Axelrod'un parasıyla Vanuatu'ya tatile giden iki Greenwich polisini tespit ettim. | Open Subtitles | ثمة شرطيان من (غرينتش) مرتبطان بمساعد (أكسلرود) وهو يأخذ عطلة في (فانواتو) قبل مدة |
Axelrod çalışanlarından birine zebani gibi çökmüş. Köstebek avı başlatıyor. | Open Subtitles | غضب (آكسلرود) للغاية من متداول إنه يطلق عملية لكشف الخائن |
Axelrod'un orada kesin bir bağlantısı vardır çalışanların açığı var mı diye araştırıyordur. | Open Subtitles | يملك (آكسلرود) معلومات عنه الآن ويبحث عن أيّ شيء مفتوح بين قومه سأفعل |
Muhtemelen birkaç saat içinde Adalet Bakanlığı'ndan Adam DeGiulio buraya gelecek ve Bobby Axelrod davasının bizden alındığını söyleyecek. | Open Subtitles | قريباً، الارجح بغضون ساعة (آدم دوجوليو) من مكتب المدعية العامة سيدخل إلى هنا وسيقوم بتنحيتنا جميعاً عن قضية (آكسلرود) |
Üç şirketin de Bobby Axelrod'la bağlantısı var. | Open Subtitles | الشركات الثلاث لديها صلة بـ(بوبي آكسلرود) |
- Bobby Axelrod'un orayı almaya çalıştığını öğrendim. | Open Subtitles | سمعت للتو أن (بوبي آكسلرود) يحاول شراءه - بأي ثمن؟ |
Bobby Axelrod'u köşeye sıkıştıranlardan biri de ben olmak istiyorum ayrıca. | Open Subtitles | وأنا أريد أن أكون جزء من حملة إدانة بوبي أكسيلرود |
Spyros, ucu Bobby Axelrod'a çıkan bir iz bulduysan bu, herkes için bir kazanca dönüşebilir. | Open Subtitles | سبيروس، إذا وجدت مجموعة أثار تقود إلي بوبي أكسيلرود هذا ممكن أن يكون مكسب للجميع |
Bu, Axelrod'un arabası. Müdahale ediyoruz. Axelrod'u tutuklamaya hazırlanın. | Open Subtitles | هذه سيارة (أكسلدور) سنعترض ذلك ونستعد لأخذ (أكسلدور) |
Şimdi, CBS'ten Jim Axelrod'un bildirdiğine göre, insanların gelip manzarayı izleyebilecekleri yeni bir yerin son rötuşları yapılıyor. | TED | الآن كما يعرض جيم أكسلورد هذا التقرير من قناة سي بي أس، فإنهم يضعون اللمسات الأخيرة على طريقة جديدة تمكن الناس من زيارة و مشاهدة مكان الحدث. |
Bundan böyle Axelrod ismi sonsuza dek bu binada yer alacak. | Open Subtitles | سيصبح الآن اسم (آكسل رود) معلّقاً إلى الأبد على هذا المبنى |
New York'tan Dave Axelrod'u bul, bana bir borcu olduğunu hatırlat. | Open Subtitles | كلم ديف اكسيلورد في نيويورك واخبرُه انة يَدِينُني بإحسان. |