Her iki kurbanımızda da aynı DNA var. | Open Subtitles | حسنا، نفس الحمض النووي على حد سواء لدينا فيكس. |
Tek yumurta ikizleri aynı DNA'ya sahiptir. | Open Subtitles | التوأمان المتماثلان لهما نفس الحمض النووي |
Adam sistemde yok ama aynı DNA çözülememiş iki hırsızlık olayında karşımıza çıktı. | Open Subtitles | ،وحيث أن الرجل ليس متواجداً في النظام فقد تمكنا من معرفة نفس الحمض النووي لسرقتين غير محلولتين |
Dünyada onunkiyle aynı DNA'yı taşıyan başka birinin bulunması ihtimali beş trilyonda bir. | Open Subtitles | فرصة للأن يكون هناك... رجل آخر من هناك مع مطابقة الحمض النووي هو واحد من كل خمسة تريليون دولار. |
Ama en azından teoride aynı DNA'ya sahip iki ayrı kişi olabilir. | Open Subtitles | هل يمكن، من الناحية النظرية... على الأقل، .. تأتي عبر شخصين مع مطابقة الحمض النووي. |
O da senden çok daha kısa ve aynı DNA'yı paylaşıyor. | Open Subtitles | وهي قصيرة جداً ومطابقه في الحمض النووي |
Jim'le bitki aynı DNA yapısına sahip olduğuna göre ne keşfettiğimizin farkında mısınız? | Open Subtitles | وبما ان (جيم) والنبته يشتركان في الحمض النووي أتدركين ما إكتشفناه للتو ؟ |
Ve bu "başka biri" de seninle aynı DNA'ya sahip öyle mi? | Open Subtitles | وهذا "شخص آخر" فقط يحدث لديهم نفس الحمض النووي كما كنت؟ |
aynı DNA. | Open Subtitles | نفس الحمض النووي |
Hayır, kızgın olduğunu, ondan nefret ettiğini biliyorum aynı DNA'yı paylaşmıyor da olabilirsiniz ama dinle Nathan, o senin baban. | Open Subtitles | أعرف أنّك تكرهه، وربما لا تتشاركان حتى نفس الحمض النووي لكنّي أصغِ إليّ (ناثان) إنّه والدك |
Seninle aynı DNA'yı paylaşıyoruz. | Open Subtitles | نتشارك نفس الحمض النووي |
aynı DNA'yı paylaşmadığımız için Sofia'nın daha az annesi olduğumu ima edemezsiniz. | Open Subtitles | لا تجرؤي على القول بأنّني أُم أقل بأيّ درجة (لـ (صوفيا لأنّنا لا نتشارك نفس الحمض النووي |