Ve durum tersi olsaydı, Nick aynı durumda olacaktı. | TED | وإذا تم عكس هذا الوضع، سوف نيك يكون في نفس الحالة |
Yalancı şahitliği seçersen, tamam ama aynı durumda yine aynısını yaparım. | Open Subtitles | إذا أخترتم تصديق هذه الشهادة الباطلة فلا بأس ولكن في نفس الحالة سأفعلها مرة أخرى |
Çoğu baba aynı durumda çocuklarının sırtından geçinir veya onları sömürür ama baban seni korumak istiyor. | Open Subtitles | معظم الآباء في نفس الموقف سيريدون الحياة برغدٍ، مستفيدين من حياة أولادهم لكن والدك يحاول حمايتك فحسب |
Kitabınızı okudum ve çok kadının benimle aynı durumda olduğunun farkına vardım. | Open Subtitles | بعد أن قرأت كتابك، أدركت كم كانت نساء أخريات في نفس الوضع |
Ruslarla veya Ukraynalılarla iş yapan herkes benimle aynı durumda. | Open Subtitles | أي شخص باع للروس أو للأوكرانيين في نفس موقفي |
Nasıl aynı durumda oluyoruz? | Open Subtitles | كيف يكون هذا القارب نفسه ؟ |
Yemin ederim ki duvara vardığın zaman şu anki halinle aynı durumda olacaksın. | Open Subtitles | أقسم أنك ستصل الى الجدار بنفس حالتك هذه |
Yalancı şahitliği seçersen, tamam ama aynı durumda yine aynısını yaparım. | Open Subtitles | إذا أخترتم تصديق هذه الشهادة الباطلة فلا بأس ولكن في نفس الحالة سأفعلها مرة أخرى |
En küçük hatada, sen de aynı durumda olacaksın. | Open Subtitles | اذا كان هناك خطأ صغير ستكون في نفس الحالة |
En küçük hatada, sen de aynı durumda olacaksın. | Open Subtitles | اذا كان هناك خطأ صغير ستكون في نفس الحالة |
O da bizimle aynı durumda, birbirimize ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أليس نحن في مشكلة كافية ؟ . هو في نفس الحالة |
aynı durumda olan her erkekten daha fazla değil. | Open Subtitles | ليس أكثر غيرة من أيّ رجل آخر سيكون في نفس الموقف. |
Tek önceliğim ekibimi korumak, ve aynı durumda yine aynısını yapardım. | Open Subtitles | أولويتي الأولى هي حماية فريقي وفي نفس الموقف ، كُنت لأفعل ذلك الأمر مُجدداً |
Aniden bir akın başladı. İnsanlar büyük sayılar halinde hareket etmeye başladı. tamamen dürüst olmak gerekirse eğer ben aynı durumda olsaydım bunu yapacak cesareti kendimde bulsaydım, Sanırım ben de aynısını yapardım | TED | وفجأة كان هناك تسارع في الحركة، وبدأ الناس في التحرك بأعداد كبيرة ولكي أكون صادقا تماما، لوكنت في نفس الموقف لكانت لدي الشجاعة الكافية للقيام بذلك، لقمت به. |
aynı durumda üç kadın olsa ne yaparlardı merak ettim. | Open Subtitles | كنت أرغب في معرفة كيف ستكون ردة فعل النساء الثلاث.. في نفس الوضع. |
Sanırım o da benimle aynı durumda. | Open Subtitles | يبدو أنه مر في نفس الوضع الذي مررت به |
aynı durumda değil miyiz? | Open Subtitles | أليس كلانا في نفس الوضع ؟ |
- Kendisi de aynı durumda. | Open Subtitles | وهو في نفس موقفي |
Nasıl aynı durumda oluyoruz? | Open Subtitles | كيف يكون هذا القارب نفسه ؟ |
- Sadece seninle aynı durumda olan harika bir grup insanla tanışmanı istedim. | Open Subtitles | -لقد أردتكِ أن تقابلين مجموعة رائعة من الناس يحظون بوقت رائع وهم بنفس حالتك |