Fikrimiz içinde aynı sistemi içeren bu mekânların her birinin diğerlerinden farklı görünmesi ve hissettirmesi. | TED | الفكرة تكمن في أنّه ينبغي على هذه الأماكن أن تكون متباينة شكلًا وإحساسًا مع احتواء نفس النظام. |
Ben işlerin başındayken çocuklarla ben de aynı sistemi kullanırdık. | Open Subtitles | أعني، أنَّ فتياني لديهم نفس النظام بالضبط .. عندما كنتُ أُدير الأمور |
- Altyapı hasarı ve milyonların aynı sistemi eş zamanlı kullanmaya çalışmalarının birleşimi. | Open Subtitles | عدة أضرار لحقت بالبنية التحتية و الملايين حاولوا إستخدام نفس النظام في آن واحد. |
O zaman neden gitmeli ve önce ki gibi bozulmuş aynı sistemi yeniden oluşturmalıyız? | Open Subtitles | لماذا يجب أن نذهب ونعيد فقط نفس النظام المعطوب كما كان من قبل؟ |
Ondan sonra, bunu otomatik sisteme uygulayabilir miyiz diye görmek istedik. Bu yüzden aynı sistemi kullandık ama makineyi aktifleştirebilmek için bir yapı ekledik | TED | بعد هذا، أردنا رؤية إن أمكننا تطبيق هذا وجعل النظام آليا، وبالتالي استخدمنا نفس النظام لكننا أضفنا بنية إليه بحيث يمكن تفعيل الآلة. |
Ama aynı sistemi kullanıyoruz. Bizimki neden çalışmıyor? | Open Subtitles | نحن في نفس النظام ، كيف خاصتنا لا يعمل؟ |