Sanki ikimizde aynı yöne doğru adım adım evrim geçiriyoruz. | Open Subtitles | إنه كما لو أننا نتطور كل خطوة إلى نفس الإتجاه. |
Elbette ki dram şudur; gezegendeki 200 ülke de aynı anda, aynı yöne harekat etmeye başlamak zorunda mı. | TED | و الدراما هنا طبعاً، أنه على مئتين دولة على هذا الكوكب أن تتحرك معاً في نفس الوقت و نحو نفس الإتجاه. |
aynı yöne giden bir grup kablo ve boru olmalı. | Open Subtitles | من المفروض أنه يوجد كابلات وأنابيب كلها تسير فى نفس الإتجاه |
Sana söyledim. Biz sadece aynı yöne giden iki kişiyiz. | Open Subtitles | لقد اخبرتك , نحن فقط شخصان مسافران في نفس الاتجاه |
Madem aynı yöne doğru gidiyoruz hep beraber gidelim bari. | Open Subtitles | حيث أننا جميعا في نفس الاتجاه ، يجب أن نذهب سوياً |
Sadece aynı yöne doğru yol alıyoruz o kadar. | Open Subtitles | نحن فقط تصادف واننا قد ذهبنا في نفس الاتجاه |
Kalemler ve zımba, hepsi aynı yöne bakıyordu. | Open Subtitles | الأقلام والكباسة جميعاً متجهون بنفس الاتجاه |
Unutma, herkes ateş ederken sen de aynı yöne ateş et. | Open Subtitles | عندما يطلق الجميع النار أطلق في نفس الإتجاه |
Pieta ile aynı yöne gidiyoruz, Priscilla'nın güvenliği için neden bizimle yolculuk etmiyorsun? | Open Subtitles | بيتا في نفس الإتجاه لذا ألن تسافر معنا من أجل بريسيلا ؟ |
Sadece aynı yöne doğru gidiyoruz, seni takip etmiyorum. | Open Subtitles | انا فقط ذاهب في نفس الإتجاه أنا لا أتعبك |
eğer aynı teknede olacaksak, bari aynı yöne kürek çekelim. | Open Subtitles | وسيبقي الحال علي ما هو عليه لذا , اذا كنا سنكون في مركب واحد حسنا , فربما نجدف ايضا في نفس الإتجاه |
Herkesin aynı yöne kürek çektiğinden emin olmam gerekiyor. | Open Subtitles | وأريد أن أتأكد أننا جميعًا في نفس الإتجاه. |
Hani birine "güle güle" dersin de bir bakmışsın ikiniz de aynı yöne gidiyorsunuz. | Open Subtitles | الأمر كما لو أنك تقول لأحدهم وداعا و حينها تدرك أن كللاكما يتجهان في نفس الإتجاه |
Şikago olayından sonra hepimizin aynı yöne kürek çekmesi gerekiyor. | Open Subtitles | بعد "شيكاغو" كل ما نحتاجه هو الإسطفاف في نفس الإتجاه |
Hepsi aynı yöne doğru koşuyorlar. | Open Subtitles | إنهم يهرعون جميعاً في نفس الإتجاه |
Charanbour çok uzakta, aynı yöne gidiyorum. | Open Subtitles | تشارانبور تبعد كثيرا. أنا ذاهب فى نفس الاتجاه |
İzlerin vektörlerine göre iki araba da aynı yöne gidiyormuş. | Open Subtitles | استنادا الى زاويه الانزلاق كلا السياراتان كانا يسافران فى نفس الاتجاه |
Eğer normal bir rüzgar olsaydı tüm ağaçlar aynı yöne doğru düşerlerdi. | Open Subtitles | إذا كانت الرياح الطبيعيه هم من وقعوا فى نفس الاتجاه. |
Her zaman çekim gücü onları aynı yöne doğru çekiyordu. | Open Subtitles | في كل مرّة، تسحبهما الجاذبية في نفس الاتجاه |
Prens ve sihirbaz beraberce hazine için aynı yöne gittiler. | Open Subtitles | دخل الأمير والساحر سوية في نفس الاتجاه للكنز |
Senin olduğun lokantaya geliyorum ve ikimiz de aynı yöne gidiyoruz. | Open Subtitles | و نتناول الطعام بنفس المكان متوجهين بنفس الاتجاه |