Yapmak zorunda kaldığım en zor iş bir bürokratın bürosuna gitmekti. | Open Subtitles | لا حقا. وكان أصعب شيء اضطررت الى القيام بزيارة مكتب بيروقراطي ل. |
ve burası depresif bir bürokratın yeraltı ini gibi. | Open Subtitles | وهذا المكان يبدو كمخبأ تحت الأرض لشخص بيروقراطي مُحبَط. |
Bu ülkeye olan sevgimi kanıtlamak için bir bürokratın onayına ihtiyacım yok. | Open Subtitles | حبي لبلدي لا يحتاج شهادة من بيروقراطي |
Hayatını bir bürokratın karısı olarak harcamak istemiyorsun. | Open Subtitles | أنتي لا تُريديُ إهْدار حياتِكَ كزوجة بَعْض البيروقراطيين. |
Şey, sen bir bürokratın 20 yıl önce bir kağıt parçasına yazdığından daha değerlisin. | Open Subtitles | حسناً, أنت تساوي أكثر مما كتبه بعض البيروقراطيين على قطعة ورق منذ 20 عاماً |
Rus bir bürokratın böylesine bir eskiden kalma görev etiği yokluğu sergilemesi ne kadar nostaljik anlatamam sana. | Open Subtitles | لا أستطيع إخبارك بكيفية الشعور بالحنين هكذا لرؤية بيروقراطي روسي يقوم بتضييع جزء من وقته النبيل للتحدث عن أخلاقيات العمل |