| bütün insanlar zor zamanlar geçirirler. | Open Subtitles | يقولون أن كل الناس يجب أن يمروا بوقت عصيب |
| bütün insanlar zor zamanlar geçirirler. | Open Subtitles | يقولون أن كل الناس يجب أن يمروا بوقت عصيب |
| Ama eğer şimdiye kadar yaşayan bütün insanlar, bütün hayvanlar ve bütün böcekler cennete giderse, çok kalabalık olmaz mı? | Open Subtitles | لكن ان كان كل الناس و كل الحيوانات و كل الحشرات الذين عاشوا سيذهبون للجنة الن تكون مزدحمة للغاية؟ |
| Dünyadaki bütün insanlar arasından, beyninde pıhtı olanını seçtin. | Open Subtitles | من كل البشر في العالم كان عليك اختيار التي تعاني من التجلط |
| Bu çok önemli, performans -- bilirsiniz, bütün insanlar her zaman çok basit şeylerden korkarlar. | TED | والمهم جدا بخصوص العرض هو -- كما تعلمون، كل البشر يخافون دائما من أشياء بسيطة جدا. |
| Yerleşik sistemler, işin başındakilere değişim rica etmekle değişmez, bu sistemler, istedikleri olmayan bütün insanlar ayağa kalkıp, o değişimi bizzat yaparsa değişir. | TED | الأنظمة المتينة لا تتغيرعن طريق طلب ذلك من المسؤولين عنها، تتغير بسبب جميع الناس الذين ليس لديهم ما يريدون ينهضون ويحققون ذلك التغيير. |
| Bu, baş döndüren bir bilgi miktarı gibi görünebilir fakat genomumuzun %99'u bütün insanlar arasında paylaşılır. | TED | قد يبدو ذلك ككمية معلومات يصعب فهمها، لكن حوالي تسعة وتسعون بالمئة من موادنا الوراثية تتشارك فيه جميع البشر. |
| bütün insanlar da, senin gibi gazete ve televizyonların sattığı yalanlara inanıyor. | Open Subtitles | أنتِ مثل كل الناس تصدقين الأكاذيب كهؤلاء الناس الذي يبيعونكِ من خلال التلفزيون والصحف |
| bütün insanlar yer için birbirlerini itip kalkıyor tüketene kadar havayı soluyorlar. | Open Subtitles | كل الناس تتصارع على الفضاء يشمّونالهواءكلهحتى لايبقى شيئاًللتنفس. |
| bütün insanlar hastalandıklarında geçtiği aynı yoldan geçiyorsun. | Open Subtitles | أنت تتبع نفس القصه كل الناس المرتشين يفعلوا ذلك عندما يمرضون |
| Ve tanıdığım ve sevdiğim bütün insanlar, bu atlı karıncanın üzerindeydi. | Open Subtitles | و كل الناس الذين أعرفهم و أحبهم والجميع كانوا يركبون تلك اللعبة |
| Senin SHIELD takım, savaş ile çok ilgili, bütün insanlar unutup çapraz ateşe alan kimdi. | Open Subtitles | انتم شيلد قلقون جدا من المعركه انت قد نسيت كل الناس الذين سيعلقون عند تبادل اطلاق النار |
| Sen ve bütün insanlar bilmelidir ki inancın ödülü vardır. | Open Subtitles | أنتِ من بين كل الناس , يجب أن تعلمي أن الأيمان بأمكانه أن يُجازى |
| Sitedeki bütün insanlar da nasıI bulabileceklerini merak ediyor. | Open Subtitles | أعرف، والآن كل الناس على الموقع يتسائلون كيف يُمكنهم الحصول عليه |
| Doğum, gelişmek ve yetenek, bütün insanlar... farklıdır! | Open Subtitles | ! ولادة و نمو و موهبة , كل البشر , مُختلفون |
| "bütün insanlar eşit yaratılmışlardır." sözünü yazan adamın köleye sahip olmasını nasıl değerlendirirsin? | Open Subtitles | كيف تبرر كون رجل قال يوماً: "كل البشر قد خُلقوا سواءاً" كان يبرر امتلاك العبيد؟ |
| bütün insanlar Kızıl Şahin değiller, Drake. | Open Subtitles | الصقر الأحمر ليست كل البشر يا دريك |
| İstiyorum ki beni seven bütün insanlar burada, etrafımda olsun bir duvar gibi. | Open Subtitles | ...أريد ...جميع الناس الذين سبق وأن أحبوني ...أن يكونوا هنا ، من حولي |
| bütün insanlar seni kaybetmekten üzüntülü. | Open Subtitles | جميع الناس الذين انت منهم حزينين لخسارتك |
| Ama insanlar bazen, pekâlâ, aslında, bütün insanlar kendi yollarında eşsizdir ve bazen bu sabit yapının altında çok da iyi oynayamayabilirsiniz. | TED | ولكن البشر في بعض الأحيان، جميع البشر هم فريدون من نوعهم بطريقتهم الخاصة، وأحيانا لا تلعب بشكل جيد في إطار هذا الهيكل الجامد . |
| bütün insanlar, olacakları önceden görmek ister ya da bir hayalet görmek ister. | Open Subtitles | كل هؤلاء الأشخاص لديهم مهمة محددة و لكن عندما يتعلق الأمر بالأشباح لا يفعلون |
| 6 Ekim'de dünyadaki bütün insanlar 2 dakika 17 saniyeliğine bayıldı. | Open Subtitles | في السادس من أكتوبر فقد سكان الكوكب وعيهم لمدّة دقيقتان و17 ثانية |
| bütün insanlar sana bakıyor. Joe Lois gibi şampiyon olmayı düşünüyormusun? | Open Subtitles | . الناس حقا ً يُقدرونك هل تُخطط لتكون بطلا ً مثل "جو لويس" ؟ |