Gemiyi batıracak kadar Büyük birşey düşünemiyordu dönmeleri gereken zamanı görecekler ama gemi çok büyüktü ve manevra kabiliyeti çok küçük. | Open Subtitles | إعتقد أن أيّ شيء كبير يكفي لغرق السفينة سيرونه في الوقت المناسب |
Karadelik aslında gerçekten... Büyük birşey. | Open Subtitles | في الحقيقة الثقب الاسود عبارة عن شيء كبير |
Gerginlik, benim için çok Büyük birşey. Alkolle birlikte bu da var aslında. | Open Subtitles | شيء كبير علي في الواقع يحدث لي كلما أثمل |
Söylediğine göre elinde Büyük birşey varmış kendisini zengin edecek. | Open Subtitles | قال أنّ لديه أمر كبير قادم، شيء سيجعله سالماً. |
Sınırı geçiyoruz. Bu Büyük birşey. | Open Subtitles | نحن نعبر هذا الفاصل انه أمر كبير |
Bu yüzden Büyük birşey almayacağına söz verdirdim. | Open Subtitles | لذا فجعلته يعدني بألا يحضر لي شيئاً كبيراً |
Eğer bu sayfanın kasıtlı olarak Avukatına verilmediğini kanıtlayabilirlerse,... ..bu Büyük birşey olur. | Open Subtitles | لو استطاعوا إثبات أن هذه الصفحة كانت مخفية عمداً عن محاميك، فقد يعتبر هذا شيئاً كبيراً |
Biraz makarna. Büyük birşey değil. | Open Subtitles | بعض المُعجنات وحسب لا شيء كبير |
Büyük birşey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | أنة يعمل علي شيء كبير |
Bilirsin, Büyük birşey değil. | Open Subtitles | تعلمون، هو شيء كبير. |
Büyük birşey. | Open Subtitles | شيء كبير. |
Büyük birşey. | Open Subtitles | شيء كبير. |
Gerçekten Büyük birşey. | Open Subtitles | شيء كبير |
Ama seni uyarıyorum, David. Bu Büyük birşey. | Open Subtitles | لكن يجب أن أحذرك يا (ديفيد) انه أمر كبير |
Dünya için birşey yap, Büyük birşey | Open Subtitles | فارقاً في الحياة، شيئاً كبيراً |