| Ya sana, bu adada bir yerlerde çok büyük bir kutu var desem, | Open Subtitles | ماذا إن قلت لك بأنه بمكان ما على الجزيرة هناك صندوق كبير جداً |
| Ya sana, bu adada bir yerlerde, çok büyük bir kutu olduğunu söyleseydim? | Open Subtitles | ماذا إن قلت لك بأنه بمكان ما على الجزيرة هناك صندوق كبير جداً |
| Özür dilerim, efendim. Gidip daha büyük bir kutu ve naftalin al. | Open Subtitles | ربما تحضر صندوق كبير و كرات العث و تحفظنى جانبا ايضا |
| 1989 yılı sonuna doğru [Hayvanlara Zarar : rBGH/rBST/Posilac] nereden geldiği belli olmayan büyük bir kutu dolusu belge büroma ulaştı. | Open Subtitles | قرب النهاية لعام 1989 صندوق كبير من الوثائق وصلت الى مكتبي |
| Tek ihtiyacımız büyük bir kutu ve 100 fare. | Open Subtitles | اذا كل ما نحتاج إلية هو صندوق كبير لشحن و مائة فار ابيض |
| Ya sana, adada bir yerde büyük bir kutu olduğunu söylersem, | Open Subtitles | ماذا لو قلت لك أنّه في مكان ما على هذه الجزيرة هناك صندوق كبير |
| Bunun için büyük bir kutu ayarlayabilir misin? | Open Subtitles | هل لديك صندوق كبير بما فيه الكفاية لذلك؟ |
| Köpekleri kışkırtan büyük bir kutu. Bomba imha yolda. | Open Subtitles | صندوق كبير شم فيه الكلاب خطورة، فريق تفكيك القنابل في الطريق. |
| büyük bir kutu. Bu bir, bu bir... | Open Subtitles | إنها فى صندوق كبير إنها إنها إنها |
| büyük bir kutu. Bu bir, bu bir... | Open Subtitles | إنها فى صندوق كبير إنها إنها إنها |
| Yasemin çayı, kaplan pelesenk, dudak pelesenki, çay ağacı yağı... büyük bir kutu beyazlaytıcı. | Open Subtitles | شاى الياسمين, بلسم النمر ... بلسم الشفاه, زيت شجر الشاى صندوق كبير من مسحوق التبييض |
| oturun çocuklar, oturun şimdi sırada hediyeler artistik bir kutu ron a büyük bir kutu senin için ve... | Open Subtitles | هذا صندوق كبير لــرون صندوق كبير |
| Yasemin çayı, kaplan pelesenk, dudak pelesenki, çay ağacı yağı... ..büyük bir kutu beyazlaytıcı. | Open Subtitles | شاى الياسمين, بلسم النمر ... بلسم الشفاه, زيت شجر الشاى صندوق كبير من مسحوق التبييض |
| Eşyalarını taşımak için üstünde tutacağı da olan, büyük bir kutu. | Open Subtitles | صندوق كبير بيد، لحمل اشيائك الخاصة |
| Senin için büyük bir kutu teslim ettiler. | Open Subtitles | لقد اوصلوا صندوق كبير لك |
| Çok büyük bir kutu. | Open Subtitles | إنه صندوق كبير جداً. |
| Bir kulak için epey büyük bir kutu. | Open Subtitles | هذا صندوق كبير على الأُذن |
| Bu büyük bir kutu. | Open Subtitles | ذلك صندوق كبير |
| büyük bir kutu. | Open Subtitles | صندوق كبير |