ويكيبيديا

    "büyük miktarda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كميات كبيرة من
        
    • كميات هائلة من
        
    • قدر كبير من
        
    • طائلة
        
    • مبلغ كبير من
        
    • بكمية كبيرة من
        
    • كمية كبيرة من
        
    • هائل من
        
    • كميات ضخمة من
        
    • كمية ضخمة
        
    • كمّيّات كبيرة
        
    • كمية هائلة من
        
    • الكميات الهائلة من
        
    • بمبلغ كبير
        
    Günümüzde bilim insanları, Mars'ın bir zamanlar büyük miktarda sıvı hâlde suyu yüzeyde barındırabilecek kadar sıcak olduğunu düşünüyor. Open Subtitles يعتقد العلماء اليوم أن المريخ كان يوما دافئا بدرجة كافية ليسمح بتدفق كميات كبيرة من المياه السائلة عبر سطحه
    büyük miktarda veri, uzman hekimler ve ileri tıbbi görüntüleme teknolojileri. TED كميات كبيرة من البيانات والأطباء الخبراء وتقنيات تصوير طبي متطورة.
    Yüklediğiniz program çok büyük miktarda makine kodunu yeniden yazdı. Open Subtitles البرنامج الذى أدخلته أعاد كتابة كميات هائلة من لغة الآلة
    Yani beyin, aşırı derecede aktif bir organ olması nedeniyle etkili bir şekilde temizlenmesi gereken büyük miktarda atık üretir. TED أعني، المخ هذا العضو النشط للغاية ينتج في المقابل قدر كبير من المخلفات التي يجب التخلص منها تمامًا.
    Böyle bir çılgınlık, gerçek değeri daha düşük olan bir şeye büyük miktarda para ödemeye istekli olunmasıyla fiyatın yükselme eğilimi olduğunda ortaya çıkar. TED جنون يظهر كلما ارتفعت الأسعار يصاحبه استعداد لدفع مبالغ طائلة مقابل شيء لا قيمة حقيقية له.
    Gelecek olan büyük miktarda para, endişelerini yatıştırır diye düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد أن مبلغ كبير من المال مشترك سوف يُعَدِّلُ مانعهم.
    Vajinasında büyük miktarda sperm vardı, normalden üç-dört kat fazla. Open Subtitles عضوها الأنثوي مليئ بكمية كبيرة من الحيوانات المنوية ثلاث او اربع مرات المعتاد
    İnanılmaz büyük miktarda bilimsel yaratıcılık gerekecek. TED بل يحتاج الأمر كمية كبيرة من الإبداع العلمي.
    Asıl olay, büyük miktarda veri toplamaktı ve eski günlerde bunu elden yapmak zorundaydık. TED يعتبر جمع قدرٍ هائل من البيانات الهدف الأساسي-- ونقوم بذلك بأنفسنا في الأيام الأولى.
    Okyanus büyük miktarda karbon depolar, atmosferdekinin yaklaşık 60 katından fazla. TED يخزن المحيط كميات كبيرة من الكربون. أكثر بـ60 مرة من الغلاف الجوي.
    Makine öğrenmenin temel engelleri, geçmiş datadan büyük miktarda öğrenme gereksinimidir. TED القيود الأساسية لتعلم الآلة هى أنها تحتاج الى التعلم من كميات كبيرة من البيانات السابقة
    Ancak büyük bir sorunla karşı karşıyayız. büyük miktarda nanopartikül, hasar vermeden nasıl izole edilebilir? TED ومع ذلك فلدينا مشكلة رئيسية وهي كيف يمكننا أن نعزل كميات كبيرة من جزيئات النانو دون أن نتلفهم؟
    Uydular ayrıca bize şunu haber veriyor; Mars’ta buzulların yanısıra büyük miktarda yer altı su kaynağı var. TED ولا تزال الأقمار تخبرنا بوجود كميات هائلة من المياه الجوفية على المريخ إضافة إلى الأنهار الجليدية.
    Onlar çok büyük miktarda enerjinin depolandığı güneş bölgelerinden gelirler. TED إن مصدرها بعض البقع الشمسية والتي تُخزن بها كميات هائلة من الطاقة.
    Yüksek harmoniklere kadar giden büyük miktarda dijital veriler. Open Subtitles انها رقمية كميات هائلة من البيانات التى تمدد إلى صوتيات اعلى
    Geçit çok büyük miktarda enerjiyi... ..depolayabilen bir süper iletkendir. Open Subtitles البوابة نفسها عبارة عن مضخم عملاق قادرة على امتصاص قدر كبير من الطاقة
    Ancak büyük miktarda para söz konusuysa, hassas dehalar rahatsız edilebilir. Open Subtitles فقط عندما تدفع مبالغ طائلة يمكنك ازعاج العبقرية الحسّاسة.
    Evet, aynen öyle. Çok ama çok büyük miktarda para bekliyorum. Open Subtitles أجل طبعاً، أنا على وشك الحصول على مبلغ كبير من المال
    Ve büyük miktarda stoku olan büyük adamlar var. Open Subtitles ولدينا عدد كبير من اللاعبين الذين يتلاعبون بكمية كبيرة من السلع
    Eğer çok büyük miktarda enerjiyi, minik bir hacme yoğunlaştırırsanız, yeni parçacıklar ortaya çıkar. TED ففي حال تركيز كمية كبيرة من الطاقة في مساحة محدودة، فستتشكل جزيئات جديدة في الوجود.
    Ve büyük miktarda teknik gerektirir. TED وهذا يتضمن كم هائل من التقنية
    Fakat aynı zamanda yüksek maliyetlere de sahiptir: büyük miktarda enerji tüketir ve vücudun büyüklüğü ile ağırlığını sınırlar. TED لكنها تكلّف الكثير أيضًا: إنها تستهلك كميات ضخمة من الطاقة وتحدُّ من حجم الجسم والوزن.
    Yakın zaman içinde, elime büyük miktarda bir çeşit madde geçecek. Open Subtitles أنا على وشك الحصول على كمية ضخمة من مادة خاضعة للرقابة.
    Leo Szilard'ın fikrini dahiyane yapan şey ilk olarak burada, atomdan enerji çıkarma yönteminin çok büyük miktarda güç kullanmadan yapılmış olmasıydı. Open Subtitles وما جعل فكرة "ليو زيلارد" بارعة أنّه وللمرّة الأولى وُجدت طريقة لتحرير الطاقة من الذرّة، دون الحاجة لضخّ كمّيّات كبيرة من الطاقة.
    Bu, bizim soruna çok büyük miktarda işlem gücü getirdiğimiz anlamına gelir. TED هذا يعني أنّنا نحمل كمية هائلة من طاقة المعالجة لهذه المشكلة.
    Tarım alanlarının ekimi, hasadı ve mahsulün uzak mesafelere taşınması için çok büyük miktarda mazota ihtiyaç var. Open Subtitles كميات كبيرة من وقود الديزل تستعمل في الزِراعة والحصاد وبعد ذلك نقل تلك الكميات الهائلة من الحصاد
    Sana büyük miktarda para yatıracağım.Janiro'ya karşı. Open Subtitles أحضر و أنا أراهن عليك بمبلغ كبير في مباراتك مع جانيرو ، حسن ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد