"büyük savaş" - ترجمة من تركي إلى عربي

• الحرب العظيمة
• الحرب العظمى
• الحرب الكبرى
• معركة كبيرة
• المعركة الكبرى

Büyük savaş'ın kazandığı ivme ve büyüklükle birlikte merakınızı biraz daha sistematik hale getirirseniz ülkemiz için bir hayli değerli olurdu.
بالحجم والقوة التى تكتسبها الحرب العظيمة سيكون ذو قيمة كبيرة لدولتنا لو جعلت فضولك اكثر نظامية

Büyük savaş sırasında bir milyon İngiliz asker öldü.
قُتل مليون جندي بريطاني خلال الحرب العظيمة

Unutmayın Büyük savaş'ı kaybettik ama bugün, bizim ikinci şansımız olabilir.
أثناء عودتهما من بعض هذه الحفلات لا تنسو لقد حسرنا الحرب العظيمة

Hayır, en Büyük savaş psikolojik olandır. Burada.
وبأنّ المشكلة سياسيّة، لكن لا، الحرب العظمى نفسيّة، إنّها هنا...

25 yıl önce Büyük savaş çıkınca Amerika'ya gelmiş.
ظهر فى امريكا منذ 25 عاما وقت اندلاع الحرب الكبرى

Büyük savaş sahnem geliyor.
هذا هو بلدي معركة كبيرة المشهد الخروج.

O Büyük savaş öncesi gece tereddüt ettiğinde.
عندما كان متردد في الليلة التي سبقت المعركة الكبرى.

Büyük savaş yaklaşıyor ve ben hâlâ canlılar için savaşıyorum.
الحرب العظيمة آتية وأنا مازلت أحارب في سبيل الأحياء

Büyük savaş yaklaşıyor ve ben hâlâ canlılar için savaşıyorum.
الحرب العظيمة قادمة ولا زلتُ أُحارب لأجل الأحياء.

Büyük savaş tanrısı, bir sineğe bile zarar veremiyor.
آلهة الحرب العظيمة لا تؤذي ذبابة

Sıradaki Büyük savaş başladı bile.
لقد بدأت الحرب العظيمة القادمة

Bin yıllar geçti, insanlık gelişti Büyük savaş da geçmişte kaldı.
"مرّت آلاف السنين، وازدهرت البشرية،" "وانحسرت الحرب العظيمة من الذاكرة"

İnsanların birbirlerini çamur deryalarında katlettikleri bir zamandan, tarih kitapları "Büyük savaş" olarak bahsetmektedirler.
تطلق عليها كتب "التاريخ "الحرب العظمى وهو وقت ذبح به الرجال بعضهم بعضا فوق مسافات من الأوحال

Büyük savaş'tan sonra insanlar burada yaşadı.
عاش الناس هنا بعد .الحرب العظمى

Büyük savaş'ta savaşan tüm insanlar doğruluğun, dürüstlüğün yanında savaştıklarına ve daha iyi bir dünya inşa ettiklerine inanıyorlardı.
كل أولئك الذين قاتلوا في الحرب العظمى يعتقدون أنهم قاتلوا إلى جانب الصّلاح وأنّ العالم الذين سعون في بنائه من شأنه أن يكون أفضل

..Büyük savaş sırasında korumayı başardı.
كان وحده مسئولاً عن حماية هذه الأراضي في أثناء الحرب الكبرى

...Büyük savaş sonrası sadece iki bölgede hayat var.
قطعتي أرض محدودتان فقط نجت من هذه الحرب الكبرى

İki dedemi de Büyük savaş'ta kaybettim ben.
لقد فقدت كلا أجدادي في الحرب الكبرى

Büyük savaş.
معركة كبيرة!

*Bu son Büyük savaş mukaddestir.
متطهرا عن طريق المعركة الكبرى الأخيرة