Bu yüzden eşimin merhum büyükbabasıyla konuştuğu, oynadığı ve genelde çevresinde olduğu birçok anısı vardır ve onun için bunda doğal olmayan bir yan yoktur. | TED | زوجي لديه ذكريات جميلة في التحدث إلى واللعب مع و عموما التواجد حول جده المتوفى، وبالنسبة له ليس هناك شيء غير طبيعي حول هذا الموضوع. |
Eğer büyükbabasıyla görüşmesini ve nerede büyüdüğümü görmesini isteseydim, ...onu kendim götürürdüm. | Open Subtitles | إذا أردته أن يقابل جده ويرى أين نشأت كنت أخذته بنفسي |
İş yerinde, her zamanki suç ortağım o yazı, büyükannesi ve büyükbabasıyla geçiriyordu. | Open Subtitles | في العمل، شريكي المعتاد في الجريمة كان يقضي الصيف مع جده وجدته |
Peki, büyükbabasıyla ilgili ciddi iddialarınız yoksa ki çocuk kendini bildi bileli onunlaymış burada başarı şansınız çok düşük. | Open Subtitles | إذا كنت ستلقي بعض الادعاءات الخطيرة على جدها الذي عاش معها الحياة بكاملها هذا لا يجب ان يتخذ هنا |
Eğer Rory büyükbabasıyla geçirdiği zamanı bölmemizden rahatsız olmazsa. | Open Subtitles | إذا كانت تروري لاتعتقد أننا نتطفل على وقتها مع جدها |
Javi, büyükbabasıyla dalaşmayı sürdürüyor ve ben de onlar birlikte daha fazla zaman geçirsinler diye bazen ufak tefek işler uyduruyorum. | Open Subtitles | خافي يشاكس جدّه طوال الوقت، وأحياناً أقوم ببعض الواجبات بحيث يبقون معاً مدّة أطول |
Yugi, başarısının nedenini büyükbabasıyla çalışmaya bağlıyor. Ve tabii kartlara olan inancına. | Open Subtitles | يقول "يوجي" إن قوته تعود لتدريب جده |
"...büyükbabasıyla yaşıyor." Onları bırakacaktım. | Open Subtitles | و يعيش مع جده كنت سأتركهم له |
Yugi, başarısının nedenini büyükbabasıyla çalışmaya bağlıyor. | Open Subtitles | يقول "يوجي" إن قوته تعود لتدريب جده |
Booth büyükbabasıyla birlikte çok şirin görünüyor olmalı? | Open Subtitles | لابد من أن (بوث ) رائعاً مع جده أليس كذلك؟ |
Yani bana diyorsun ki Xiaotian büyükbabasıyla hiç tanışmadı. | Open Subtitles | أتقول لي أنّ (زايوشان) لم يقابل جده قبلاً؟ |
- Dr. Wells'in zamanda geriye gidip büyük büyük büyük büyükbabasıyla aynı şehirde mahsur kalmasının olasılıkları nedir? | Open Subtitles | -أنا؟ (ما احتمال عودة الدكتور (ويلز بالزمن ليعلق بنفس المدينة التي يتواجد فيها جد جد جده الأعظم؟ |
Oh, bugün büyükbabasıyla vakit geçiriyor. | Open Subtitles | إنه يقضي وقته مع جده |
- Ki günü büyükbabasıyla geçirebilsin. | Open Subtitles | كي يمكنه قضاء اليوم مع جده -أجل ! |
Parka büyükbabasıyla gidebildiği için ne kadar şanslı birisi! | Open Subtitles | مع جده جده؟ |
Rory'nin büyükbabasıyla geçireceği bir haftasonundan zevk alması mümkün değil. | Open Subtitles | ...ليس هناك طريقة محتملة تستطيع فيها روري الأستمتاع بيوم عطلة نهاية الأسبوع مع جدها |
büyükbabasıyla yaşarken bunlara sahip değil. | Open Subtitles | اكثر من الذي تعيشه مع جدها حالياً |
Sanırım büyükbabasıyla birlikte yaşamasıyla ilgiliydi. | Open Subtitles | أظن بشأن التعايش مع جدها أو نحو ذلك |
Hayır, Nate büyükbabasıyla beraber. | Open Subtitles | لا ، (نيت) مع جدّه - (إذًا (إيريك - |