bıçaktan hoşlanmıştı, hatırladın mı? En son ne zaman sendeydi? | Open Subtitles | ذلك السكينِ لن يحسن إلي إنه يحب ذلك السكين ،أتتذكر؟ |
Bu bir savaştır. Bıçağa kadar. bıçaktan kabzaya kadar. | Open Subtitles | هذه حرب حتى السكين والسكين إلى أقصى درجة |
Sence ne tür bir bıçaktan bahsediyoruz? | Open Subtitles | عن أي نوع من السكين تعتقد بأننا نتحدث هنا؟ |
Tamam, bıçaktan kurtuldun ama gömlekten değil. | Open Subtitles | حسنا ، حتى انك حصلت على التخلص من سكين ، ولكن ليس قميصا ملطخا بالدماء. |
Bu sebepledir ki iki kurbanında da bıçaktan kopmuş parçacıklar bulunmuş. | Open Subtitles | لهذا السبب تمّ إيجاد شظايا من النصل بداخل ضحيّتيه. |
Bunlar kaptan köşkündeki bıçaktan alınan örnekler. | Open Subtitles | هذه مسحاتَ أَخذتْ مِنْ السكاكين على الباخرة بمنامِ. |
bıçaktan başka gazlı bez var, lastik eldiven var. | Open Subtitles | عدى عن السكينة وسادات الشاش , قفازات الجلد |
Tüm yolu, bir bıçaktan kurtulman için mi geldim? | Open Subtitles | هل جعلتينى آتي كل هذه المسافة للتخلص من هذه السكين ؟ |
Amerikalılar silaha kıyasla bıçaktan daha çok korkarlar. | Open Subtitles | الأميريكيون يخشون عادةً السكين أكثر من المسدس |
Havucu seviyorum. Bu kör bıçaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أحب هذا الجزر بينما أكره هذه السكين المملة |
bıçaktan öldürücü silah yapılmaz. | Open Subtitles | نعم,تتم صناعة السكين اليدوية من ملعقة صدئة |
bıçaktan kurtulmamı ve tüm olanları unutmamı söyledi. | Open Subtitles | أخبرنيّ أن أتخلص من السكين .و أنّ أنسى الحادثة كُلها |
Yaprakların ortasına bıçaktan kan sıçramış, görüyor musun? | Open Subtitles | انظري لبقع الدم المنشرة من السكين في أسفل أوراق الشجر |
bıçaktan daha iyidir, bıçaktan daha iyidir. | Open Subtitles | إنها أفضل من السكين. إنها أفضل من السكين |
Allahtan onlara kirli bıçaktan bahsetmedim. | Open Subtitles | لحسن الحظ لم أخبرهم عن السكين القذر |
Ucu tırtıklı plastik bir bıçaktan gelen, hidrokarbon polimerleriymiş. | Open Subtitles | كانت مُبلمر هيدروكربوني، من شفرة مُسننة من سكين بلاستيكي |
Ama eski bir bıçaktan öldürücü bir silah yaptım. | Open Subtitles | لكنني صنعت لك سكينا يدوية من سكين قديمة لا يمكن ان تصنع سكينا يدوية من سكين قديمة |
Greg, üstünde esrarengiz leke olan bıçaktan ne haber? | Open Subtitles | جريج، هكذا مجيئ السكينِ بذلك الغامضِ لطّخْ عليه؟ |
Dışarı kaçarken bıçaktan iki kan damlasını kapının tam burasına sıçrattım. | Open Subtitles | كما أَنْفذُ... أُودعُ قطرتي الدمِّ على الباب هنا مِنْ السكينِ. |
Boğuşma sırasında bıçaktan kopmuş olmalı. | Open Subtitles | ربما انكسر من النصل أثناء القتال |
Tapınak elbiseleri sizi, ateşten,bıçaktan,kurşundan,şeytandan korur. | Open Subtitles | :هذه الملابس ستحميك من النار, السكاكين, الرصاص والشيطان |
bıçaktan damladığını gördüğünden beri düşünüyorsun. | Open Subtitles | في كل مرة ترى الدم يقطر من تلك السكينة |
Deminden beri bir bıçaktan söz ediyordun. İstersen silah da getir. | Open Subtitles | سيكون لديك تلك السكّينة التى تتحدّث بشأنها، يُمكنك أن تحمل سلاحًا إن شئت |