Bu yüzden eğer bana iyi bir izlenim bırakmam için bir şans daha verirseniz... | Open Subtitles | لأنني آمل في الحصول على عمل دائم هنا لذا هلا منحتموني فرصة أخرى لترك إنطباع جيد ؟ |
Onlara göre ben bir aptalım, çünkü ortada okadar delil bırakmam için aptal olmam gerek. | Open Subtitles | في قضيتهم فأنا أحمق لأنه ينبغي أن تكون أحمق لترك كل هذه الأدلة |
Tamam, liman. Konteyneri bırakmam için harika bir yer. | Open Subtitles | صحيح، الميناء هذا مكان رائع لترك الحاوية به |
İşi bırakmam için aldığım uyarıları dikkate almadım. | Open Subtitles | أهملت التحذيرات لترك هذا العمل، |
Annem ve babamın Whoop'lamayı bırakmam için aldıkları tavşanı. | Open Subtitles | الأرنب الذي إشتراه لي أبي وأمي لأتوقف عن إصدار الأصوات |
Gardiyanları öldürmeyi bırakmam için bana kablo verirlerdi hapishanede. | Open Subtitles | وفروا لي قنوات باشتراك في السجل لأتوقف عن قتل الحراس |
İyi bir intiba bırakmam için iyi bir şans. | Open Subtitles | هذه فرصة لترك انطباع جيّد |
BayanJackman,kocasını takip etmem için bana para verdi, sizin organisazyonunuz da bırakmam için. | Open Subtitles | السيدة (جاكمان) دفعت ليّ لكي أتتبعزوجها... ومؤسستكَ دفعتَ ليّ لأتوقف عن ذلكَ |