ويكيبيديا

    "bağışlamış" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تبرع
        
    • تبرعت
        
    • تبرّع
        
    • عفا
        
    Eğer biri bir şey derse; başkası bağışlamış ayaklarına yatarız. Open Subtitles اذا تسائل اي احد.. سندعي بان شخصا ما اخر قد تبرع بهم
    Kar motosikleti buza girmiş. Vücudunu bilime bağışlamış. Open Subtitles لقد سقطت زلاجتهُ من خلال الجليد و تبرع بجسدهِ للعلم
    Sözde, oda arkadaşı arabasını hayır kurumuna bağışlamış. Open Subtitles ويُزعم أنّ شريكه في السكن قد تبرع بالسيارة للجمعيات الخيرية.
    Onu paradan daha çok yaralayan, bence... parayı bir örgüte bağışlamış olmamdı; Open Subtitles لكن ما ضايق والدتك أكثر هو أننى تبرعت بالمبلغ لمنظمة..
    Evini arazisini ve tüm resimlerini genç sanatçılara bağışlamış Open Subtitles لقد تبرعت بمنزلها وأرضها و.. وكل أعمال الرسم خاصتها للفنانين الشباب
    Nebraska kongre adaylarından birinin başarısız kampanyasına 250 dolar bağışlamış. Open Subtitles تبرّع بـ 250 دولار إلى حملة انتخابية فاشلة لأحد مرشّحي الكونجرس في نبراسكا
    Canını bağışlamış. Neden dersin? Open Subtitles عفا عنك لم تظن أن ذلك حدث ؟
    Birisi 20 cent bağışlamış. TED تبرع أحدهم على الإنترنت ب 20 سنتاً.
    "Hey, bir sürü hayat kurtaran bu hastane binasını kim bağışlamış?" Open Subtitles "من تبرع لإنشاء هذا الجناح بالمستشفى الذي ينقذ أرواح الناس؟
    Eşi organlarını bağışlamış. Open Subtitles وقعت زوجته بطاقة تبرع بأعضائها
    Apollo üniversitesinin yeni bilgisayar bilimi kanadına ismin veriliyor, çünkü sevgili baban mezunlar derneğine yaklaşık bir milyar cubit bağışlamış. Open Subtitles دخول كلية علوم الكمبيوتر الجديدة "جامعه ابولو لان ابي تبرع بمليار" كابتس لصندوق الخريجين
    Oğlum o arabayı iznim olmadan bağışlamış. Open Subtitles ابني تبرع بتلك السيارة من دون إذني
    Bunları sabah birisi bağışlamış. Open Subtitles حسنًا، أحدهم تبرع بهن هذا الصباح
    Ama duyduğumuza göre onlar servetinin bir kısmını İmam Bara için bağışlamış. Open Subtitles لكننا سمعنا أنهم " "تبرعت ب جزءا من ممتلكاتهم إلى إمامبارا.
    Evet, evet, evet, evet, evet... patronunuz onu benden çalmadan önce hokey koleksiyonumu yanlışlıkla kiliseye bağışlamış. Open Subtitles ... أجلّ، أجلّ قبل أن يسرقها رئيسك مني بالصدفة الغير مقصودة تبرعت بمجموعة الهوكي خاصتي
    Tamam, bütün bunların sizinle ilgisi Bay Locke, sizin Adam Seward'a bir böbreğinizi bağışlamış olmanız. Open Subtitles (علاقة هذا بك يا سيد (لوك هو أنك تبرعت له بإحدى كليتيك
    Son kuruşa kadar bağışlamış. Open Subtitles لقد تبرعت بكل بنس
    Şu devireceğimiz adam var ya 43 yıllık bir itfaiyeciymiş ve en iyi arkadaşına böbreğini bağışlamış. Open Subtitles حسناً، الرجل الذي نحن على وشك صرفه كان رجل إطفاء لمدة 43 سنة -ولقد تبرّع للتو بكليته لصديقه المقرّب
    Beni yapmak için tedaviye başlamadan önce spermlerini bağışlamış. Open Subtitles تبرّع بالـ... منيّ الذي استخدموه لتكويني قبل أن يبدأ علاجه
    Daha önce alaşağı ettiğimiz kalpsiz CEO'lar gibi gözüküyor ama bu adam geçen sene Bill ve Melinda Gates'den bile daha çok para bağışlamış. Open Subtitles الآن، إنّه يبدو كأيّ رئيس تنفيذي عديم النفس سبق وأطحنا به من قبل، ولكن لنكن صادقين، هذا الرجل قد تبرّع بالكثير من الدولارات في العام الماضي أكثر من (بيل) و(ميليندا غيتس).
    Lakin, canını bağışlamış olmasına da minnettarım. Open Subtitles لكنني مُمتنة لأنه عفا عنك
    Ve Tanrı onu bağışlamış. Open Subtitles و عفا الله عنه!

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد