ويكيبيديا

    "baş ağrısı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الصداع
        
    • صداعاً
        
    • بالصداع
        
    • من صداع
        
    • للصداع
        
    • بصداع
        
    • الصُداع
        
    • صداع شديد
        
    • صداعًا
        
    • الصّداع
        
    • والصداع
        
    • نوبات صداع
        
    • كصداع
        
    • صداع أنا
        
    • صداع في
        
    Yan etkileri; bulantı, baş ağrısı, ağız kuruluğu, bulanık görme, baş dönmesi, anal sızıntı, böbrek yetmezliği ve inme olabilir. Open Subtitles الآثار الجانبية يمكن أن تشمل الغثيان ، الصداع ، جفاف الفم وضوح الرؤية ، الدوار ،تسرب الشرج الفشل الكلوي والمخ
    Bir haftadır süren şu aptal baş ağrısı. Dünyanın en uzun akşamdan kalmalığı. Open Subtitles انه فقط هذا الصداع الغبي طوال الأسبوع انه تأثير الشراب الأطول في العالم
    baş ağrısı birkaç yıldır devam ediyordu ve özellikle bu episod çok ama çok rahatsız ediciydi. TED ذلك الصداع كان مستمرًا لعدة سنوات، وفي تلك المرحلة تحديدًا كان شديدًا جدًا
    Küçük bir baş ağrısı. Şu an başımı ağrıttığın gibi. Open Subtitles أعطيته صداعاً بسيطاً كالذي تسببينه لي الآن
    Bu esnada, en çok baş ağrısı araştırması daha şiddetli baş ağrıları üzerinde. TED في الوقت نفسه، ركزت معظم أبحاث الصداع على الصداع الأساسي الأكثر حدّة.
    Ayrıca pek çok ikincil baş ağrısı uyarıcıları, aşırı su kaybı, göz yorgunluğu ve stres önceden önlenebilir. TED والكثير من محفزات الصداع الثانوي، مثل الجفاف، وإجهاد العين والتوتر يمكن تجنبها بشكل استباقي.
    Önce bu korkunç baş ağrısı, sonra nöbet geliyor. Open Subtitles فى البداية يحدث هذا الصداع البشع ، ثم تحدث النوبة
    Ama babanın hatırına evlenebilirdin 25 yıl baş ağrısı çekerdin. Open Subtitles لكن كان بإمكانك أن تتزوجيه من أجل والدك ثم تعانى من الصداع للسنوات الـ 25 المقبلة
    Çizdikten sonra bana baş ağrısı olmaktan başka bir işe yaramadı. Open Subtitles لم تسبب لي إلا الصداع منذ أن أنهيت رسمها.
    Birinin burnu yarılmış, diğerinde baş ağrısı ve dönmesi. Open Subtitles واحد مع أمريكا اللاتينية والكاريبي الأنف، و بالدوار الآخر مع الصداع.
    Olabilecek yan etkiler; mide bulantısı, uykusuzluk, baş ağrısı kafa derisinin dökülmesi, bağırsak sancıları kabız, anüs yanması, anüs kaşınması anüs genişlemesi ve sersemlik. Open Subtitles الأعراض الجانبية المحتملة تشمل الغثيان والأرق و الصداع تساقط فروة الرأس، التشنج المعوي
    Buna daha bir isim vermedim. baş ağrısı için. Yemin ederim ki, işe yarıyor. Open Subtitles لم اسميه بعد, إنه من أجل الصداع, أقسم بالله إنه يعمل.
    Benim baş ağrısı başlamadan hemen önce şarkılarını duyduğum kuşlar onlar. Open Subtitles هذة هى الطيورالتى كنت اسمعها تغنى... قبل ان يبدا الصداع مباشرة.
    Ya da, sizi temin ederim, bu baş ağrısı çekeceğiniz acıların en hafifi olacak, Bay Webber. Open Subtitles أو, أأكد لك, بأن هذا الصداع سيكون هو أقل آلامك سيد ويبر
    baş ağrısı falan da yapmıyor. Open Subtitles نعم انه لايسبب لي صداعاً او اي شيء من هذا القبيل
    Sen insanlarımızın yulaf ekmeği yedikleri günlere dönmesini istiyorsun bu onlara baş ağrısı vermemiş miydi? Open Subtitles هل تريد قومنا أن يعودوا لأكل القمح مجدداً ؟ الذي يصيبهم بالصداع ؟
    Ne baş ağrısı! Open Subtitles يا له من صداع خذ الأمور بسهوله , لقد مررت بالكثير
    Merhaba, üzgünüm. baş ağrısı için bir şeyler almak istemiştim. Open Subtitles مرحباً ، اسفة ، انا كنت امل ان احصل على شيئ للصداع
    Bay Glam de tam bir baş ağrısı. Open Subtitles أين الأمن ؟ مثل السيدة محارة عند اصابتها بصداع.
    baş ağrısı listemize bunu da ekleyelim. Open Subtitles حتى يمكننا أضافته الى قائمتنا التى تسبب لنا الصُداع.
    Kanlı gözler, boyunda izler, baş ağrısı, zaman ve mekan kavramının kaybı. Open Subtitles أطفال بعيون متورمة أو علامات على أعناقهم صداع شديد أو ارتباك
    Sanırım çok düşünüyorsun Ona bir baş ağrısı vereceksin. Pekâlâ, buradan defol git. Open Subtitles أظن أنّك تفكر كثيرًا، أنّك تسبب له صداعًا.
    Jake'i arayıp bu baş ağrısı ne zaman geçecek diye sorsak ya. Open Subtitles ربّما يمكننا أن نتصلَّ به ونسألهُ متى سأتخلّص من هذا الصّداع.
    Serebrospinal sıvı testinde enfeksiyona rastlanmadı ve baş ağrısı kötüye gidiyor. Open Subtitles كان السائل النخاعيّ سلبيّاً للعدوى، والصداع لديه يزداد سوءاً
    # Daha az baş ağrısı çekti, ağrılarının şiddeti de azalmıştı. Open Subtitles لقد عانت نوبات صداع أقل و كانت أقل حدة
    Tam bir baş ağrısı anlaşılan. Onu ne zaman sorgulayabilirim? Open Subtitles يبدو كصداع حقيقي في أي وقت يمكنني إستجوابه؟
    İhtiyacım olmayan bir baş ağrısı. Open Subtitles هذا صداع أنا لست في حاجة إليه
    Sıradan bir baş ağrısı değildi, hayatındaki en şiddetli baş ağrısıydı. Open Subtitles لم يكن مجرّد صداع كان أسوأ صداع في حياتها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد