"başarısız oldum" - ترجمة من تركي إلى عربي

• فشلت
• فشلتُ
• وفشلت
• خيبت
• أنا فاشل

- Bu yüzden oyunculukta, kayakta ve teniste başarısız oldum.
لهذا فشلت في التمثيل و التزحلق و في طاولة التنس

Eğer bu bir çeşit testse, görünüşe göre başarısız oldum.
إذا هذا كان نوع من إختبار، يشاهد مثل أنا فشلت.

Aylarca üst katta ona hiçbir yararı olmayan bir araştırma yaptım, başarısız oldum.
لدي أشهر البحوث الطابق العلوي التي لم تفعل شيئا لها، حتى أنني فشلت.

Dünyayı daha güvenli şekilde sana bırakmak istiyordum ama başarısız oldum.
لقد آردتُ جعل العالمُ مكاناً آمناً لكَ. ولكننى فشلتُ فى هذا.

Bir şeyleri düzeltmek için geri döndüm fakat fakat başarısız oldum.
لقد عدت إلى هنا محاولاً تصحيح الأشياء وفشلت

Herkese doğruyu kabul etmelerini söyleyip duruyordum, ancak doğrunun hakiki yerinden şüphe etme konusunda başarısız oldum.
دائمًا ما كنت أقول للآخرين أن يتقبّلوا الحقيقة، لكنني فشلت في أن أعطي للشك مكانه الصحيح.

İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri'nde pilot olmak için testler yaptım ve elbette başarısız oldum.
و قد أجريت امتحانات القوات الجوية الملكية لأصبح طيارا، وبكل تأكيد ، فقد فشلت.

Senin hiçbir hatan yok, ben başarısız oldum ve senin hayatını mahvettim.
رغم انه لايوجد بك ما يعيبك, الا اننى فشلت... ا ودمرت حياتك

Bütün kabahat sizde değil, bayım. Ben de hayat denen görevde başarısız oldum.
لست وحدك المسؤول، سيدي أنا أيضا فشلت في الحياة

Tüm hayatım hep böyle oldu, ama her zaman başarısız oldum.
لقد كنت دائماً قريباً جداً طوال حياتي و فشلت دائماً

Annene karşı olan görevimde başarısız oldum. Ona anlattığında beni asla bağışlamayacak.
لقد فشلت فى المهمة التى أوكلتني بها أمك لن تسامحني أبداً عندما تخبريها

Konuşarak sıyrılamayacağım bir şeyde mi başarısız oldum?
لقد فشلت في شيء لم أستطِع أن أجد له مخرجاً ؟

Megha siz olmadan tamamlanmamıştı... - O ben olmadan da tamamlanmış değildi, fakat ben bunu size anlatmakta başarısız oldum...
لكنك فشلت في ادراك انها كانت ناقصة بدوني ايضاً

Belli ki, bir anne olarak başarısız oldum ve bunu torunumda yapmamayı umuyordum.
من الواضح أني فشلت كـ ام وأتمنى فقط أن تكون لدي فرصة اخرى كـ جدة

Yani hayatımın her aşamasında başarısız oldum
أعني, انا فشلت كثيرا في كل مرحلة من حياتي

- Beni götüreceklerdi. İlk görevimde başarısız oldum diye sinirliydiler.
كانوا يريدوا أن يأخذوني، كانوا غاضبين أني فشلت بأول عملية لي

Gemiyi savunmak benim görevimdi ve başarısız oldum.
كان من واجبي أن أحمي السفينة، وقد فشلت في ذلك.

Üzgünüm, efendim. başarısız oldum! Başarısız, başarısız!
آسف يا سيدي ، لقد فشلت فشلت ، فشلت ، فشلت

Hayatım boyunca yapmaya uğraştığım tek şeyde başarısız oldum.
لقد فشلتُ في الشيء الوحيد الذي قضيتُ حياتي أعيش لأجله

Dünyayı daha güvenli şekilde sana bırakmak istiyordum ama başarısız oldum.
وددتُ أن أترك العالم آمنًا لكَ، لكنّي فشلتُ.

Oğlum bebekken benden alındı ve onu bulmayı denedim, denedim ama başarısız oldum.
تم أخذ طفلي مني وحاولت وحاولت العثور عليه وفشلت

Ben de bunlardan biriyim. Okulda başarısız oldum. Aslında okulum beni başarız etti.
كنت واحدا منهم. رسبتني مدرستي -- مدرستي خيبت ظني.

Şu ana dek,bu hususta başarısız oldum.
حتى هذه اللحظة أنا فاشل في تلك المهمة