- Meşru müdafaydı. başka şansın yoktu. | Open Subtitles | كان دفاع عن النفس لم يكن لديك خيار |
Bak ben olsam durmadan arabadan şikayet ettiğimi söylerdim sonra sen de beni gece kulübüne gönderdin ama bir de baktın ki şüpheli tam benim arkamdan giriyor takip etmekten başka şansın yoktu. | Open Subtitles | أترى، سأخبرها بأنني لم اتوقف عن الشكوى بداخل السيارة ولذا تركتني أدخل الملهى الليلي وأنك شاهدت المتهم يدخل ورائي ولم يكن لديك خيار ألا أن تتبعه |
Sana inanıyorum tabii, başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار بالطبع انا اصدقك |
başka şansın yoktu. O şey her neyse, Charlie değildi. | Open Subtitles | لم تكوني تملكين خياراً آخر، ذلك الشيء لم يكن (تشارلي). |
- başka şansın yoktu, biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين إنّكِ كنتِ لا تملكين خياراً |
Sana inanıyorum tabii, başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار بالطبع انا اصدقك |
başka şansın yoktu. Ailemizi korumalıyız. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار كان عليك حماية عائلتنا |
Hayatımızı kurtardın. başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لقد أنقذتنا، ولم يكن لديك خيار مما فعلت |
başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار |
başka şansın yoktu. | Open Subtitles | حسناً ، لم يكن لديك خيار |
Hayır. başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لا لم يكن لديك خيار |
başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار |
başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار |
başka şansın yoktu. | Open Subtitles | أنت لم يكن لديك خيار |
O gezegendeyken başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار هناك |
başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار |
başka şansın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديك خيار |