İsteseniz de hiçbiriniz bu işi yapamaz. Diğeri de bardaki kavgayı başlatacak. | Open Subtitles | لا أحد منكم يقدر عليها حتى لو رغبتم الآخر سيبدأ شٍجاراً فى الحانة |
Çocuk kaçırmayı bilmiyorum ama şu savaş... başlatacak kadar silah, patlayıcı ve insan satın alan... herif var ya. | Open Subtitles | الا تعرف شيئا عن الاختطاف؟ لكن شراء الأسلحة النارية المتفجرات سيبدأ حربا ما اسمه؟ |
Yani bulutların toplanabildiği serin bir yer yaratıyorsunuz ve yağmuru başlatacak ağaçlarınız var. | TED | لذا ننشأ منطقة معتدلة حيث تتراكم السحب، ولديكم الأشجار لبدء المطر. |
Nükleer savaş başlatacak kadar gizli bilgi saklıyordun. | Open Subtitles | كانت لديك معلومات سرية كافية لبدء حرب نووية |
Hatta tamire başlatacak temel komutları girdim bile. | Open Subtitles | لقد قمت ببرمجة التعليمات الأساسية لبدأ الإصلاحات |
Başka kadınlarım da var. Daha genç sürüyle oğlan doğurabilecek. Kendi kavimini başlatacak kadar hatta. | Open Subtitles | لدي آخرون أصغر، يحملون العديد من الأبناء كفاية لإنشاء قبيلتك الخاصة |
Yargıç Kerzan 9:30'da oturumu başlatacak. | Open Subtitles | القاضية "كيرزن" ستبداً فى التاسعه و نصف. |
İstihbaratımıza bakılırsa, iki saate kalmadan izinsiz bir nükleer savaş başlatacak. | Open Subtitles | وبناءً على المعلومة التي تلقيناها، ففي غضون ساعتين سيبدأ حرب نووية غير مرخصة. |
Her şeyi yeniden başlatacak. | Open Subtitles | هو سيبدأ كل شيء ثانية من البداية |
Bana sanki savaş başlatacak gibi geliyor. | Open Subtitles | عندي احساس مضحك بأنه سيبدأ حرباً |
Kim 150 Dinarla açık artırmayı başlatacak? | Open Subtitles | مَن سيبدأ المزاد عِند مائة و خمسون؟ |
Tartışmamızı kim başlatacak? | TED | من سيبدأ النقاش؟ نعم؟ |
Sanki bir savaş başlatacak gibi. - Adı ne? | Open Subtitles | سيبدأ حربا ما اسمه؟ |
Bu şekilde Kuzey ve Güney arasında bir savaş başlatacak. | Open Subtitles | و أيضاً إنه يستعد لبدء حرب بين الشمال والجنوب |
Javier ACOSTA kazanamayacağı bir savaş başlatacak kadar aptal değildir | Open Subtitles | خافيير أكوستا ليس غبيًا كفاية... لبدء حرب لا يمكنه ربحها. |
Yeni bir savaş başlatacak kadar silah gücüm var. | Open Subtitles | حصل ما يكفي من قوة النيران هنا لبدء حرب أخرى. |
Şimdi konuşma başlatacak bir şeyim var. | Open Subtitles | الآن عندي مقدمة لبدء محادثة معه. |
Açık alanda ilerlersek, Missouri'de, yeni bir savaş başlatacak kadar bölük bulabiliriz. | Open Subtitles | إن عدنا لنقاتل ، سنجد هناك (جماعات في (جنوب ميسوري جاهزة لبدأ الحرب |
Gerçek şu ki Rachel, eğer beni öyle zorlamasaydın Acafellas'ı başlatacak cesareti asla kendimde bulamazdım. | Open Subtitles | - (الحقيقة - يا (رايتشل لو لم تكوني قاسية معي لما أتتني الشجاعة "لبدأ فرقة "الرفاق |
Ya da bir savaş başlatacak kadar. | Open Subtitles | أو لبدأ حرب صغيرة |
Kamusal müzakere başlatacak bilgi olmadan, kayboluruz. | Open Subtitles | بدون المعلومات لإنشاء النقاش، فإننا محكوم. |
Gitmemiz gerek, Yargıç Kerzan 9'da oturumu başlatacak. | Open Subtitles | يجب أن نذهب, القاضية "كيرزن" ستبداً فى التاسعه. |