Acı çekmeye ve şu senfoniyi yazmaya başlayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني البدء بالمعاناة وكتابة هذه السيمفونية. |
Eğer bir erkekte ne aradığımı bulmam gerekiyorsa ilk aşkımla başlayabilirim diye düşündüm, ne dersin? | Open Subtitles | إن كان يُفترَض بي أن أعرف ما أريده من الرجال، فعليّ البدء بأول شخص أحببته، أليس كذلك؟ |
Belki... Size buzlu çay ikram etmeyi önererek affınızı talep etmeye başlayabilirim. | Open Subtitles | ربّما يمكنني ان أبدأ في الحصول على عفوك بتقديم كأس شاي مثلّج |
İsterseniz hemen başlayabilirim işe. Hem de bir ay ücretsiz çalışırım. | Open Subtitles | يمكنني أن أبدأ مباشرة، يمكنني أن أعمل مجاناً لشهر إن إحتجت |
Onunla çıkmaya başlayacağım. Bu sayede ondan ayrılıp bir striptizciyle çıkmaya başlayabilirim. | Open Subtitles | سأبدأ بمواعدتها كي أنفصل عنها و أبدأ بمواعدة راقصة تعرٍ |
Ben sıfırdan başlayabilirim, ama sen bunu yapamazsın. | Open Subtitles | يمكنني البدأ من جديد لكنكِ لا تستطيعين فعل ذلك |
Evet, onu analiz etmeye başlayabilirim. Bilimle. | Open Subtitles | نعم , بامكاني البدء في تحليله بالعلم ليس .. |
Boya yaparım. Çimleri biçer, yaprakları toplarım. Bugün, işe başlayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني الطلاء، أشذب العشب أجمع الأوراق، يمكنني البدء اليوم |
Elimizde bu tür bir belge olmadan ne ben cesedi incelemeye başlayabilirim ne de ekibim kanıtları değerlendirebilir. | Open Subtitles | و لا يمكنني البدء بفحص الجثّة أو أجعل فريقي يقوم بتحليل الأدلّة بدون هذا النوع من التوثيق |
Bana bir bakış bile atmazken, tüm bunları nasıl düzeltmeye başlayabilirim ki? | Open Subtitles | كيف يمكنني البدء في إصلاح هذا إذا لم تكن تريد حتى النظر إلي؟ |
Eğer paramla kaçarsam sadece bir kaç ay içinde başka bir şehre gidip, yeniden başlayabilirim. | Open Subtitles | إذا هربتُ بأموالي في ظرف بضعة أشهر سأتمكن من إحكام قبضتي على بلدة أخرى و البدء من جديد. |
Broadway'de şarkı söyleyip dans etme hayalimi kovalayabilirim ya da yazmayı istediğim kitaba başlayabilirim. | Open Subtitles | أشعر بأنني حرة لمتابعة حلمي كأن أغني وأرقص في بردواي أو , كما تعرف , يمكنني البدء بالكتاب |
Sadece bana bildiğin herşeyi anlat. Yemin ederim, en başından başlayabilirim. | Open Subtitles | فقط علمنى كل شىء تعرفه سوف أبدأ من الأساسيات أنا أقسم |
İçimizi döktüğümüze göre ben yapayım. Q. Hakkında acımasız şeyler söyleyerek başlayabilirim. | Open Subtitles | بما أننا ننقي أنفسنا أعطني هذا يمكنني أن أبدأ بقول شيء قاس |
Bu benim görüşüm, şimdi hikâyeme başlayabilirim. | TED | وهذه وجهة نظري , والآن يمكنني أن أبدأ قصتي. |
Buralarda dolaşmak için insan sarhoş olmalı. Ben bile içmeye başlayabilirim. | Open Subtitles | شخص يكون ثملا ليدخل هنا من الأفضل أن أبدأ الان |
O yerde yarı baygın yatarken nasıl başlayabilirim? | Open Subtitles | حسناً, كيف لي أن أبدأ مجدداً بينما هي ملقاة على الأرضية شبة ميتة؟ |
Artık bağlantı damarlarını klipslemeye başlayabilirim. | Open Subtitles | حسنا، الآن، سأبدأ في ربط الأوعية المشتركة. |
Artık bağlantı damarlarını klipslemeye başlayabilirim. | Open Subtitles | حسنا، الآن، سأبدأ في ربط الأوعية المشتركة. |
Mesela romanıma başlayabilirim. | Open Subtitles | . مثل أننى سأبدأ بقراءة روايتى |
Geçmişim olmamalı. Hiçliğe ulaşırsam yeniden başlayabilirim. | Open Subtitles | أريد أن لا يكون لي ماضٍ، إن وصلت للصفر بإمكاني البدأ من جديد |
Planları paraflarsan inşaata başlayabilirim. | Open Subtitles | لو كان بمقدورك البدأ بهذه التصميمات يمكننى ان اذهب وابدأ فى البناء |
Yarın başlayabilirim. | Open Subtitles | اذن اعتقد انى استطيع ان ابداء غدا |
Kendi kendine kuralları var. Onunla ne yapacağımı biliyorum ve onu tasvir etmeye başlayabilirim, hem de çok basit bir şekilde. Onu kollarımla tasvir edebilirim değil mi? | TED | لديه نوع من القاعدة. أنا أعلم ما سأقوم بعمله، وأنا أستطيع ان ابدأ بوصفه ببساطة. أستطيع وصفه بذراعي، صحيح؟ |
Ve bir gün, siyahlaşmaya başlayabilirim. | Open Subtitles | ويوم واحد، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَبْدأَ الإدَارَة. |
Beni eve kadar atarsanız, daha hızlı başlayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أبدا بسرعة أكبر لو أنكم فقط أوصلتموني لمنزلي |