Ve ikisi de baba-kız aktiviteleri ile kaçırdıkları zamanı telafi etmeye çalıştılar. | Open Subtitles | وكلاهما أرادى أن يعوضا الوقت الذي اضاعاه بالقيام بكل الأمور المشتركة بين الأب وابنته |
Ve anlarsınız ki babamı eczaneye hamilelik testi almaya götürmek tam olarak baba-kız dostluğuna uymaz. | Open Subtitles | انا اعلم, تحدثه الى الصيدلي لشراء اختبار الحمل ليس بالتحديد الترابط بين الأب وابنته |
baba-kız ortaklığından bile konuşmuştuk. | Open Subtitles | حتى إنه من الممكن أن نكون قد تحدثنا عن شراكة أب وابنته |
Gereksiz yere ben götürüyorum, bu deli baba-kız arasında kaldım. | Open Subtitles | أشعر أني بلا شعور أو تفكير قمت بهذه المهمه والان أنا عالق بين أب وابنته في عالمهم المجنون |
Veronica ile babası bildiğiniz geleneksel baba-kız ilişkisine sahip değiller. | Open Subtitles | فيرونيكا و والدها لا يتمتعون بما نسميه علاقة تقليدية بين أب و إبنته |
Kamp gibi baba-kız birleşmesi için. | Open Subtitles | ربما للتخييم بحجّة توطيد العلاقة بين الأب وإبنته |
baba-kız dansı için şef erken çıkacak. | Open Subtitles | الرئيس سوف يغادر مبكراً لحضور رقصة الاب و الابنة |
Ve bildiğimiz gibi baba-kız takımı tarihi yeniden yazabilir. | Open Subtitles | ويمكن فريق الأب وابنته إعادة كتابة التاريخ كما نعرفه |
Ama bu eski usûl baba-kız zamanı olacaktı. | Open Subtitles | لكن كان يفترض بهذا أن يكون وقتاً عتيق الطراز بين الأب وابنته |
Böylece baba-kız olarak geçirdiğimiz nadir anlar uzamış oluyor. | Open Subtitles | لانها تزيد وقت الأب وابنته في كل مرة |
Olağan bir baba-kız ilişkisiymiş gibi görmeyi bırakalım. | Open Subtitles | دعنا لا نتظاهر أن هذه علاقة طبيعية بين أب وابنته. |
Uzun zamandır beklenen bütün baba-kız buluşmaları babanın kelepçeyle götürülmesiyle bitmiyor mu? | Open Subtitles | ألا ينتهي كلّ لم شمل طال انتظاره بين أب وابنته باعتقال الأب مصفّدًا؟ |
Mary Ann'le birlikte baba-kız olarak kaydolduğunuz otellere? | Open Subtitles | التي تدخل فيها بتسجيل أب وابنته مع " ماري آن " ؟ |
Şimdi olmaz. baba-kız dans ediyoruz. | Open Subtitles | ليس الآن، إنّي أفعل رقصة الأب وإبنته. |
baba-kız sohbeti. Derinlere de inebiliriz. | Open Subtitles | حديث بين الاب و ابنته سنخوض في العميق |
Babanın kravatı baba-kız dansınız için kıyafetine uyuyor mu diye soruyor. | Open Subtitles | إنها تسأل إذا كانت ربطة عنق والدك ستطابق فستانك من أجل رقصة الأب والأبنة |
Ve ben hala bu Veronica Dexter'in, baba-kız işinin şüpheli olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أن موضوع الرابطة القوية بين (فيرونيكا ديكستر) و والدها خدعة |
Bir abi-kardeş, baba-kız, karı-koca gibi. | Open Subtitles | كأخ وأخته، أب وأبنته, زوج وزوجته |
Ben kazandım baba. Bu da bugünkü baba-kız aktivitesini ben seçiyorum demek oluyor. | Open Subtitles | لقد فزت يا أبى، هذا يعنى أنه يتسنى لى إختيار النشاط الذى سنمارسة خلال يوم الأب والإبنة.. |
Ve sonuç olarak, baba-kız güzel ve harika bir akşam geçireceğiz. | Open Subtitles | ثمّ سنحظى بليلةٍ رائعة بين الأب و ابنته، نحن الاثنان فقط |