O zaman Pete'in herkesin ondan babasıyla ilgili gerçeği sakladığına inandığını da biliyorsundur. | Open Subtitles | إذاً تعلم أيضاً أنه أصبح مقتنع بشدة أن الناس تخفي الأسرار أمامه عن والده وجهاً لوجه |
Oğlumun babasıyla ilgili anısını kurtarmak için buradasın. | Open Subtitles | أنت هنا لتنقذي ذكرى إبني عن والده |
Kız kardeşine babasıyla ilgili bir peri masalı anlattın. | Open Subtitles | تخبري أختك بقصة خرافية عن والدها الحقيقي |
Kız kardeşine babasıyla ilgili bir peri masalı anlattın. | Open Subtitles | تخبري أختك بقصة خرافية عن والدها الحقيقي |
babasıyla ilgili özel bir durumun olduğunu anlamamı sağlayan buydu. | Open Subtitles | هذا هو ما قادني إلى معرفة أن هناك شيئاً خاصاً عن والد فيشر |
Julia'nın babasıyla ilgili biraz araştırma yaptık. | Open Subtitles | تحرّينا قليلاً بشأن والد (جوليا) |
İsrail kendine ait bir kişiliğe sahip olmadan evvel babasıyla ilgili problemlerini beyninde çözüp bitirmeli. | Open Subtitles | إسرائيل يحتاج أن يحل مشاكله مع أبيه أولا قبل أن يصبح أب بنفسه |
babasıyla ilgili bişey bilmiyor | Open Subtitles | هي لا تعرف أيّ شئ عن أبيها |
babasıyla ilgili hiçbir şey söylemedim ki. | Open Subtitles | ماذا؟ انا لم اقل شيء عن والده والدي؟ |
Eğer bu fiyaskoyu çözemezsen Harrison'ın babasıyla ilgili hatırladığı tek şey onun parmaklıklar ardında olduğu olacak. | Open Subtitles | إن لم تصلح إخفاقكَ هذا فإنّ ذكرى (هاريسن) الوحيدة عن والده ستكون عن وجودكَ خلف القضبان |
Her zaman Tony'nin bize babasıyla ilgili çılgın hikayeleri anlatırken abarttığını düşünürdüm. | Open Subtitles | كنت دائما أعتقد أن (طوني) يبالغ عندما كان يخبرنا تلك القصص الجنونية عن والده. |
babasıyla ilgili bir şey duydun mu? | Open Subtitles | هل تسمع أي شئ عن والده ؟ |
Hayır, demek istediğim, ya babasıyla ilgili tüm bu şeyleri sürdürürse? | Open Subtitles | لا. لكن اعني, ماذا لو استمرت؟ مع كل هذه الاشياء عن والدها وهذا كل شيء؟ |
O babasıyla ilgili konuşmak istiyor. | Open Subtitles | أرادت التحدث عن والدها |
Prensesin üvey babasıyla ilgili belgeler var. | Open Subtitles | هذا الملف عن والد الأميرة بالتبني |
Ziggy'nin babasıyla ilgili bildiğim tek şey erotik nefessiz bırakmaya ve tecavüze düşkün olduğu. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي أعرفه عن والد (زيغي) هو أنه شهواني وخانق ومغتصب للنساء |
Julia'nın babasıyla ilgili biraz araştırma yaptık. | Open Subtitles | تحرّينا قليلاً بشأن والد (جوليا) |
Bence Luke babasıyla ilgili bir sorun olduğundan şüpheleniyor. | Open Subtitles | أعتقد أن (لوك) يشك بوجود خطب مع أبيه. |
Hayır. babasıyla ilgili kısmı. | Open Subtitles | لا، ذلك الكلام عن أبيها. |