Eski bakanların, elçilikte rehin alınıp alınmadığı ise bilinmiyor. | Open Subtitles | من غير المعروف إن كان أي من الوزراء السابقين لربماقدلجأإلى سفارة.. |
Ben bakanların fikirlerini sordum, önemsiz bir sekreterin değil. | Open Subtitles | سألت رأى رئيس الوزراء أنه ليس مجرد سكرتير |
Darbeden sonra tüm bakanların tutuklanması için... polislere talimat vermiş. | Open Subtitles | عيّن رجال شرطة لستاوفنبرغ لإعتقال كل الوزراء بعد الإنقلاب |
Geçen kasım ayında, Mombasa'da bütün Afrikalı bilim ve teknoloji bakanların katıldığı bir konferans düzenlendi ve AMBE için kapsamlı bir çağrı yapıldı. | TED | و في نوفمبر الماضي في مؤتمر وزراء إفريقيا للعلوم و التكنولوجيا الذي عقد في ممباسا , دعا لخطة شاملة لنشر آيمز |
bakanların nerede oturduğu ve gökyüzünü huzurla kutlama. | Open Subtitles | حيث يجلس وزراء السماء ويحتفلون بالرخاء والسلام |
Ve senin bakanların kendi çıkarları için diğerlerinin ruhlarını satıyorlar. | Open Subtitles | و وزرائك دائماً على استعداد لأن يتخلّوا عن نزاهتم ويبيعون أرواحهم |
Muhafazakar Parti üyelerinin ve bakanların çoğu yönetim tarzında bir değişiklik olması gerektiğini savunuyor. | Open Subtitles | الكثير من نواب المحافظات و الوزراء يقولون... بأنه يجب أن يكون هناك تغيير.. في أسلوب الإدارة. |
bakanların karılarından kurtulmayı başardım. | Open Subtitles | لقد قررت التسلل من بين زوجات الوزراء |
Sadık bakanların arzusu saltanatınızı sağlamlaştırmak. | Open Subtitles | الوزراء الأوفياء يتمنون أن يستقرّ هذا على حكمك! |
bakanların Çin hükümetinden "Tibet manastırlarına cömert mali katkılar yapmaktan vazgeçin." talebinde bulunmasının nedenini izah etmemizde belki siz bize yardımcı olabilirsiniz. | Open Subtitles | لماذا الوزراء... يطلبوا أن الحكومة الصينية... "... |
Resmi kayıtları reddetmesine rağmen dinlemelerde çok az bir artış olduğunu ve dinlenen telefon miktarının meclis tarafından bilinemeyeceğini, zira gerekli olduğu takdirde başbakanın ve diğer bakanların telefonlarının bile haber verilmeden dinlenebileceğini bildirdi. | Open Subtitles | يرفض الموقف الرسمي من التجسس، و يقول أن هناك القليل من التقدم يحدث و يقول أن البرلمان سيعرف بأي حال من الأحوال مقادر الفائدة التي سوف يجنيها لأن رئيسة الوزراء، و يعض كبار الوزراء لا يمكن لهم القلق بشأن الحصول على نصيحة |
Resmi kayıtları reddetmesine rağmen dinlemelerde çok az bir artış olduğunu ve dinlenen telefon miktarının meclis tarafından bilinemeyeceğini, zira gerekli olduğu takdirde başbakanın ve diğer bakanların telefonlarının bile haber verilmeden dinlenebileceğini bildirdi. | Open Subtitles | يرفض الموقف الرسمي من التجسس، و يقول أن هناك القليل من التقدم يحدث و يقول أن البرلمان سيعرف بأي حال من الأحوال مقادر الفائدة التي سوف يجنيها لأن رئيسة الوزراء، و يعض كبار الوزراء لا يمكن لهم القلق بشأن الحصول على نصيحة |
bakanların nerede oturduğu ve gökyüzünü huzurla kutlama. | Open Subtitles | حيث يجلس وزراء السماء ويحتفلون بالرخاء والسلام |
Daha fazla sanayici bakanların gittikleri | Open Subtitles | أصحاب مصانع كانوا وزراء سابقين |
Bırak bakanların çalışsın. | Open Subtitles | دعي وزرائك يمارسون اعمالهم |