| "bana daha çok makine gönder, Almanlar gibi çalışıyorlar." | TED | "أرسل لي المزيد من الآلات، إنها تعمل كالألمان." |
| 90'larda Boston ofisimizde iki yıla yakın çalıştım ve ayrıldığımda yaşlı bir kıdemli ortak bana kelimenin tam anlamıyla şöyle dedi: "bana daha çok Alman gönder, makine gibi çalışıyorlar." | TED | في التسعينيات، عملت سنتين تقريبا بمكتبنا ببوسطن، وعند رحيلي، أخبرني شريك كبير هناك بالحرف، "أرسل لي المزيد من الألمان، إنهم يعملون كالآلات." |
| O zaman bana daha çok kalır. | Open Subtitles | لا؟ حَسناً، أكثر لي. |
| Ama Herc sanırım artık halkımın bana daha çok ihtiyacı var. | Open Subtitles | لكنْ يا (هيرك)... أظنّ قومي بحاجة أكثر لي الآن |
| - Muhtemelen yarısıyla akrabayımdır. - Senin bana daha çok ihtiyacın var. | Open Subtitles | انت تحتاجينني اكثر مما احتاجك |
| Bir ihtiyacım olursa ilgilenmeye devam edeceğine, bana daha çok bağlanacağına. | Open Subtitles | إن أحتجت لشيء. ستهتمي بي. ستتعلقي بي أكثر. |
| Gittiğimiz krallık hakkında bana daha çok şey anlatır mısın? | Open Subtitles | ْ هل يمكنك أن تخبرني أكثر عن هذه المملكة التي نتجه إليها؟ |
| Son olarak GCAA: bana daha çok portakal yap. | TED | ثم GCAA: إصنع لي المزيد من البرتقال. |
| Tamam, bana daha çok kalır. | Open Subtitles | حسنًا، هذا يعني طعام أكثر لي! |
| - Muhtemelen yarısıyla akrabayımdır. - Senin bana daha çok ihtiyacın var. | Open Subtitles | انت تحتاجينني اكثر مما احتاجك |
| Şimdi onlara yardım edersem bana daha çok güvenirler. | Open Subtitles | الآن ، سوف يثقون بي أكثر عندما أساعدهم |
| İşte bu yüzden bana daha çok güvenmelisin. | Open Subtitles | لهذا عليك ان تثق بي أكثر |
| Zaman Ötesi'ndeki tedaviler hakkında bana daha çok şey anlatmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تخبرني أكثر عن أساليبكم بالمستقبل |