Buzdağını gördüm. Gözlerinizdeki bakışı da gördüm. Lütfen bana gerçeği söyleyin. | Open Subtitles | لقد رأيتُ الجبل الثلجيّ، وأرى حقيقة الوضع في عينيكَ، رجاءً قل لي الحقيقة. |
Size bir soru soracağım ama bana gerçeği anlatmalısınız. | Open Subtitles | , ساسألكِ سؤالاً و أريدكِ أن تقولي لي الحقيقة |
Size bir soru soracağım ama bana gerçeği anlatmalısınız. | Open Subtitles | , ساسألكِ سؤالاً و أريدكِ أن تقولي لي الحقيقة |
Benimle konuşmak istiyorsan, bana gerçeği söyleyeceksin! | Open Subtitles | إذا أردت أن تكلمني يجب أن تقول لي الحقيقة |
Bu hafta yeterince bunlarla uğraştım. bana gerçeği söyle. | Open Subtitles | حصلتُ على كفايتي من ذلك هذا الأسبوع قل لي الحقيقة وحسب |
Ne kadar güçlü olduğunu gördüm. Sen bana gerçeği söyleyene kadar bir yere gitmiyorum. | Open Subtitles | قدّ رأيتُ مدى قوّتكِ، لن أغادر حتى تقولي لي الحقيقة. |
bana gerçeği söylediğine inanabilirsin ama kendini kandırıyorsun. | Open Subtitles | ربما تؤمن أتك تقول لي الحقيقة ولكنك تكذب على نفسك |
Baloda bana yalan söyledin, şimdi de söylüyorsun. - bana gerçeği söyle. | Open Subtitles | لقد كذبتِ في الحفلِ، وتكذبين عليّ الآن، قولي لي الحقيقة. |
Kahraman olarak öldü demişti ama sen bana gerçeği söyledin. | Open Subtitles | وقالت أنّه مات بطلاً، لكنّكِ قلتِ لي الحقيقة |
Baba, siktiğimin hayatında bir kere. bana gerçeği söyleyebilir misin? | Open Subtitles | أبي، لمرةٍ واحدة بحياتك أيمكنك أن تقول لي الحقيقة |
Size bir kere daha soracağım ve yalvarırım bana gerçeği söyleyin. | Open Subtitles | أنا ستعمل أطلب منكم واحد مزيد من الوقت، وأنا التسول لك أن تقول لي الحقيقة. |
Gelirken kendime diyordum ki bana gerçeği söylersen seninle birlikte olamam ama sana bakabilirim. | Open Subtitles | أتعلمين في طريقي إلى هنا كنت اسأل نفسي أذا ما قلتي لي الحقيقة , لن أكون معكِ بعد اليوم ولكن يمكنني أن أنتظر قليلاً |
Barry, bana gerçeği bir yıl önce söylemiş olmanı isterdim. | Open Subtitles | باري، أود قبل عام كنت قد قال لي الحقيقة. |
bana gerçeği söyleyen o oldu beni öldürmeye çalışmadan hemen önce. | Open Subtitles | انه هو الوحيد الذي قال لي الحقيقة قبل محاولة قتلي |
Ama Bonnie'ye yardım etmemi istiyorsanız bana gerçeği söylemelisiniz. | Open Subtitles | ولكن إذا كنت تريد مني أن تساعد بوني ... ... عليك أن تقول لي الحقيقة. |
Bir kez olsun bana gerçeği söyle. | Open Subtitles | قولي الحقيقة لي لمرة واحدة في حياتكِ |
Bu sefer bana gerçeği söyleyip söylemeyeceğinize bağlı. | Open Subtitles | فهذا يعتمد على إخباركم لي بالحقيقة أو لا هذه المرّة |
Hayır, bana gerçeği mi söylüyorsun anlamak istedim sadece. | Open Subtitles | لا , اريد ان اعرف ان كنتي تقولين لي الحقيقه فحسب |
bana gerçeği söylemezsen tabii sana savuracak bir tehdidim yok yani lütfen bana gerçeği söyle. | Open Subtitles | ...لو لم تقل ليّ الحقيقة ،لا يوجد ما أهددك به لذا أرجوك يا رجل، أخبرني بالحقيقة |
bana gerçeği anlatmadığın sürece sana yardım edemem. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ مُساعدتك مالم تُخبرني بالحقيقة |
Karımın bana gerçeği söylemediğini tek bir yöntemle öğrenebilirdim. | Open Subtitles | واكتشفته بالطريقة الوحيدة التي أستطيعها بالنظر إلى حقيقة أن زوجتي لا تخبرني بالحقيقة |
bana gerçeği anlatacak mısın yoksa oyunlar oynamaya devam mı edeceğiz? | Open Subtitles | هل سوف تتحدثين معي بصراحة أم سنستمر في لعب الألعاب ؟ |
Tatlım, bana gerçeği söyleme hakkında çok korkan sendin. | Open Subtitles | العسل، أنت كُنْتَ خائف جداً لأنْ تَقُولُني الحقَّ. |
Tabii sana güveniyorum. Sana güveniyorum. Sadece bana gerçeği söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | أنا أثق بك أريدك فقط أن تخبريني بالحقيقة |
Yine de bana gerçeği söylemeyeceksin gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أنكِ لن تُخبريني بالحقيقة في النهاية |