O gemide değilim çünkü Gold'un bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | لمْ أصعد على متن السفينة لأنّه لا يحتاجني |
Sen ondan daha uzun süre benim oğlum oldun! bana ihtiyacı yok. Benim de ona yok! | Open Subtitles | لقد كنت ابني لمدة اطول مما كانها هو إنه لا يحتاجني وأنا لا احتاجه! |
Kesinlikle. Onun için videocuların gerçekten bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | بالضبط لهذا التصوير لا يحتاجني |
Bir kişiyi bırakabilirsiniz. Hiçbirinizin bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | يمكنك توصيل أخ إلى وجهته أنت لا تحتاجني بعد الآن |
Bu kilisenin artık bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | هذهِ الكنيسة لاتحتاجني بعد الآن |
Beni etrafta istemiyor. bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | انه لا يريد لي حولها ، وقال انه لا حاجة لي. |
- Dünyanın sana ihtiyacı var. - Dünyanın bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | العالم يحتاجك العالم لا يحتاجني. |
bana ihtiyacı yok. O başkomutan. | Open Subtitles | هو لا يحتاجني هو القائد الأعلى |
Birinin bana ihtiyacı yok. Diğeri de benden nefret ediyor. | Open Subtitles | واحد منهم لا يحتاجني, و الأخر يكرهني |
Annesiyle evlendiğine göre artık bana ihtiyacı yok galiba. | Open Subtitles | ربما لا يحتاجني كما يعني تزويج والدته |
Bu delikanlının bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | هذا الرجل الصغير لا يحتاجني. |
Scofield'in, PI'da adamları var. bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | مع (سكوفيلد) رفاقه بالعمل بالسجن لا يحتاجني |
Thomson'nın bu işte bana ihtiyacı yok. Ailemin yanında kalmalıyım. | Open Subtitles | تومسون) لا يحتاجني للقيام بهذا) أحتاج إلى أن أبقى هنا مع عائلتي |
Hardison'un bana ihtiyacı yok, sana ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنّه لا يحتاجني بل يحتاجكِ |
bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | انت تعلم انها لا تحتاجني بالجوار |
- Bu ailenin bana ihtiyacı yok. - Merkezde görü-- | Open Subtitles | -لا، لا تحتاجني هذه العائلة فعلاً |
Artık şehrin bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | المدينة لا تحتاجني |
Onun bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | لا، إنها لاتحتاجني. |
bana ihtiyacı yok. | Open Subtitles | وقال انه لا حاجة لي. |