Tamam, işimi tehlikeye attı. bana yalan söyledi. | Open Subtitles | حسناً، لقد وضع عملي في خطر، لقد كذب عليّ |
bana yalan söyledi! Arkamdan iş çevirdi ve az daha kendini öldürtüyordu. | Open Subtitles | لقد كذب عليّ وداري ذلك عني وكاد أن يقتل نفسه |
-O lanet olası fare bana yalan söyledi. -Hayır bu ikinci şeydi. | Open Subtitles | جرذ القلنسوة ذاك قد كذب علي كلا هذا كان الثاني |
- Şıllık bana yalan söyledi. - O ikincisiydi. | Open Subtitles | جرذ القلنسوة ذاك قد كذب علي كلا هذا كان الثاني |
bana yalan söyledi ve saygısızlık etti, benimse tek istediğim onu korumaktı. | Open Subtitles | لقد كذبت علي و لم تحترمني و كل ما اردته هو حمايتها |
Bana her şeyin yolunda olduğunu söyledi. bana yalan söyledi. | Open Subtitles | لقد اخبرنى ان كل شيء على مايرام لقد كذب على |
bana yalan söyledi ve beni düğünde terk etti. | Open Subtitles | لقد كذبت عليّ ، وتركتني بالمذبح |
Koşmaya gitmemiş bile, bana yalan söyledi. O zaman yüzleş onunla. | Open Subtitles | لم يذهــب للركض أبــدا ، اللعين كذب عليّ |
Baban bana yalan söyledi. Sanırım kendini korumak için. | Open Subtitles | ويبدو ان والدك كذب عليّ واعتقد انها طريقة لئلا يكشفوا انفسهم |
bana yalan söyledi. Bense onu sorgulamadım bile. Bunun nasıl bir his olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | لقد كذب عليّ ، ولم أتسأل عن هذا حتى أتعرف كيف يكون إحساس هذا ؟ |
Babam, tüm hayatım ile ilgili bana yalan söyledi. | Open Subtitles | أبي كذب عليّ بخصوص حياتي بأكملها |
bana yalan söyledi ve benimle yatmak için kız arkadaşıyla ayrıldığını açıkladı. | Open Subtitles | هو كذب علي وقال انه انفصل عن صديقته لكي يحاول ان ينام معي |
bana yalan söyledi ve benimle yatmak için kız arkadaşıyla ayrıldığını açıkladı. | Open Subtitles | هو كذب علي وقال انه انفصل عن صديقته لكي يحاول ان ينام معي اعني .. |
Dr. Rosen'de uzun zaman boyunca bana yalan söyledi. | Open Subtitles | نعم، لقد كذبت علي و الدكتور روسين كذب علي منذ وقت طويل |
Hayır, onu beni aldatırken yakalamadım ama bana yalan söyledi. | Open Subtitles | لا، أعني، أني لم أضبطها والجرم قائم ولكنها كذبت علي |
bana yalan söyledi George, ve bu 1 numaralı kuraldı: | Open Subtitles | هي كذبت علي ياجورج وذلك كان القانون الاول : لا للكذب |
Bunun ardında o kadın var! bana yalan söyledi! | Open Subtitles | كلا ، هي وراء هذا لقد كذبت عليّ |
Sonra da o kadın, Hart onu buldu ve bana yalan söyledi! | Open Subtitles | والمرأة، هارت، وجدتها تكذب علي! |
Bunca zaman bana yalan söyledi, ben de buna inanacak kadar aptaldım... (Daniel) Hey, işte senin zorluğun burada. | Open Subtitles | كان يكذب علي طوال الوقت وأنا حمقاء لأني صدقته هذا هو التحدي الذي الذي ستواجهينه |
Mike Lina'nın cesedini yaktı. Mektubu taklit etti ve bana yalan söyledi. | Open Subtitles | أحرق (مايك) جثّة (لينا)، زوّر الرسالة، وكذب عليّ. |
Arabamı çaldı, kaza yaptı, bu konuda bana yalan söyledi... | Open Subtitles | حتى أنها سرقة سيارتي, وحطمتها وكذبت علي حول ذلك |
- Çünkü bana yalan söyledi. Hepsi yalan söyler. | Open Subtitles | لأنه كذب عليَّ كلهم يكذبون عليكِ |
bana yalan söyledi. | Open Subtitles | لقد كذبت علىّ |
Hastayı teşhisimle tedavi etti, ve bana yalan söyledi. | Open Subtitles | لقد عالجت مريضي وفقاً لتشخيصي ثم كذبت عليَّ |
Çocuklarım sen "söyleyin" dediğin için bana yalan söyledi. | Open Subtitles | أطفالى كذبوا علي لأنك أخبرتهم أن يفعلوا ذلك |
Onun hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Ve de bana yalan söyledi. Ona güvenebileceğimi söylediğinde yalan söyledi. | Open Subtitles | لا نعرف شيئاً عنها و قد كذبَتْ عليّ حين قالت بوسعي الوثوق بها، كذبَتْ |
Babası bana yalan söyledi. | Open Subtitles | أبوه كَذبَ لي. |