ويكيبيديا

    "bankadaki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البنك
        
    • المصرف
        
    • بالبنك
        
    • للبنك
        
    • بالمصرف
        
    Hoş olduğunu düşündüğüm bankadaki şu adam vardı ya artık öyle düşünmüyorum. Open Subtitles كان هناك رجل في البنك اظنه لطيف لكني لم اعد اظنه كثيرا
    Görünüşe göre senin Mcpherson dosyalarını çalmış ve onları öbür bankadaki arkadaşlarına ulaştırmış. Open Subtitles لقد أخذ أوراق القرض من على مكتبكِ وقام بعمل صفقة مع البنك الأخر
    Londra'ya gidip bankadaki yeni işime başlamadan önce seni görmek istedim. Open Subtitles أردت رؤيتك مجدداً, قبل الذهاب للندن للبدء بوظيفتي الجديدة في البنك
    Önce klübüme geldin ve para saçtın sonra, bankadaki adamlarımın işine burnunu soktun. Open Subtitles جئت إلى النادي الخاص بي توزع المال ثم قاطعت عمل رجالي في المصرف
    Bir zamanlar iyi bir tabanca, bankadaki paralardan daha değerliydi. Open Subtitles في ما مضى ، كانت قيمة المسدس الجيد أكثر من المال الموجود في المصرف
    bankadaki soyguncunun sakallı, zırlayan bir adam ya da sarışın birinden öte olduğunu düşünmek fazla saplantılı olurdu. Open Subtitles عَرفَّ أننا سنكون مشغولين بمرتكب الجريمة داخل البنك
    bankadaki işime başladığımda Freddie benim için çok sevinmişti. Open Subtitles كان فريدى سعيدا لاجلى لحصولى على وظيفه البنك
    Annesi ona bankadaki parasıyla bir şeyler almaya söz verdi. Open Subtitles امها وعدتها ان تشتري لها شيئا ً من مالهم الموجود في البنك
    bankadaki insanlar-- bana nasıl baktıklarını görmelisin. Open Subtitles الناس في البنك ، يجب أن ترى الطريقة التي ينظرون لي بها عندما أذهب هناك
    bankadaki insanlar-- bana nasıl baktıklarını görmelisin. Open Subtitles الناس في البنك ، يجب أن ترى الطريقة التي ينظرون لي بها عندما أذهب هناك
    bankadaki adam aradı, hani bankanın kapanmak üzere olduğu tüyosunu veren kişi. Open Subtitles أنه الرجل الذي ابلغك بأن البنك تم اغلاقه
    Bu bankadaki fon memuruna sorulacak bir soru. Open Subtitles هذا السؤال يجب أن توجهيه الى موظف البنك الذى يمكن الوثوق به
    Bunun yüksekliğiyle bankadaki kapınınki aynı olmalı. Open Subtitles أوستن. إنه يجب أن يكون مثل أرتفاع بوابة البنك تماما احذر
    bankadaki o adam, ipotek taksitleri için aradı yine. Open Subtitles ذلك الرجل اتصل اليوم من البنك مرة أخرى بشأن دفع أقساط الرهن العقاري
    bankadaki bütün paramı çekip, kendime oynadım. Open Subtitles سأخرج كلّ مالي من المصرف وأراهن على نفسي
    Bunu şimdi açıklayamam ama, bir sorun var, tamam mı? bankadaki bir şey. Open Subtitles لا يمكنني الشرح الآن, لكن مشكلة في المصرف.
    Bugün iş kâğıtlarını bankadaki kutuya koymaya gittim. Open Subtitles كـلا ذهبت إلى المصرف اليوم لأضع أعمالك في صندوق ودائع
    Sen, bankadaki paran değilsin. Open Subtitles أنت لست وظيفتك أنت لست كمية النقود التي تملكها في المصرف
    14 sene önce, bankadaki o günü asla unutamam. Open Subtitles لن أنسى ذلك اليوم أبداً في المصرف قبل 14 عام
    Federal bankadaki soygunun raporlarını alıyoruz son dakikadır... Open Subtitles تصلنا تقارير سطو على المصرف الفدرالي فى الدقائق الاخيرة
    Hakkında yanıldığımı ispatlayarak, bankadaki millete büyük bir iyilik yapmanı istiyorum. Open Subtitles اريد أن تسدي لكل الموجودين بالبنك معروفاً بأثبات أنني كنت مخطئ بجدا بشأنك
    bankadaki hisselerini kaybettin. Open Subtitles إنتظر للحظة يا أيها السمين . لقد خسرت أسهمك للبنك
    bankadaki kadın, kredi vermek için arzulanmayan biri olduğumu söyledi. Open Subtitles المرأة بالمصرف قالت أنني غير مرشحة للقرض

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد