| Şu anda onları ciddi tehlikeye atıyorsun. Bunu barışçıI yollarla çözmek istiyoruz. | Open Subtitles | وأنت الأن تُخاطر بحياتهم, نحنُ نُريد أن نحّل هذه المُعضلة سلمياً |
| Bir tercih yapmalısın, kaptan. Şimdi teslim olursan bu iş barışçıI biter. | Open Subtitles | لديك خيار, أيها الزعيم أما أن تستسلم وينتهيّ كل شيء سلمياً |
| Beyaz Saray barışçıI bir çözüm olmasını umuyor. | Open Subtitles | يتمنى "البيت الأبيض", حل المشكلة سلمياً |
| Kaptan Phillips'i sağ salim geri alıp bu işi barışçıI şekilde bitirmek istiyoruz. | Open Subtitles | نرغب بعودة القبطان (فيليبس) سالماً وأن نحلّ هذه المُشكلة سلمياً |