basitçe söylemek gerekirse Stan zayıflar üzerinden besleniyor, çünkü o bir serseri. | Open Subtitles | سوف يكون سهل جدّاً لستان أن يتنمر على الضعفاء ببساطة لأنّه ضعيف |
Yüzde 10'u tartışmadan hoşlanmadığını söyledi, yüzde 8'i, basitçe söylemek gerekirse, partnerleri gelmediği için böyle söyledi. | TED | بينما لم يستمتع عشرة بالمائة، منهم ثمانية بالمائة لم يستمتعوا، ببساطة لأن شريكهم لم يحضر. |
- Neden? O ne yapıyor ki? - basitçe söylemek gerekirse, iki kişi arasında zihinsel bir bağ kuruyor. | Open Subtitles | حسناً , ببساطة , الجهاز يخلق علاقة نفسية بين شخصين |
basitçe söylemek gerekirse, insanoğlunun başta gelen isimlerine potansiyellerini daha da fazla kullanmaları için şans veriyoruz. | Open Subtitles | مؤثرة علينا جميعاً، لكن ببساطة إننا نقدم أعظم العقول البشرية، مع المزيد من الوقت لكي يحققوا قدراتهم. |
Bu hiçbiri gerçekleştirilmemiş ve asla gerçekleştirilmeyecek... ...çok fazla miktarda okul, üniversite, hastane, iş sahası demek. Çünkü bu paranın bir kısmı, basitçe söylemek gerekirse çalındı. | TED | تسعة عشر إلى واحد. الآن هذا جحيم الكثير من المدارس والجامعات والمستشفيات والأعمال التجارية المبتدئة، والكثير منها لم تتحقق وسوف ابدأ لأن بعض من تلك الأموال ببساطة سرقت بعيداً. |
basitçe söylemek gerekirse, benzersiz yetenekleriniz saha kayıtlarınız, cesaretiniz, vs, vs | Open Subtitles | ببساطة بسبب نوعيتكم الفريدة، وشجاعتكم،الخ ،الخ . |
basitçe söylemek gerekirse, ameliyat olmazsanız ölürsünüz. | Open Subtitles | النار , الصقيع - ببساطة , بدون جراحة ستموتين - |
Bir taraftan, evet, bu hayret verici şeyleri başarıyor, ve diğer taraftan basit gerçeklik hala ortada, o da zarifçe yerine getirdiği ve yaptığını iddia ettiği şeyin, basitçe söylemek gerekirse, mümkün olmadığıdır. | Open Subtitles | بجانب واحد، نعم إنها نجحت بالأعمال المذهلة، وعلى جانب آخر، أنهُ سهلاً ماتدعي القيامُ به، والتي تنجزهُ بشكل رائع، هو ببساطة غيرُ ممكن |
basitçe söylemek gerekirse hasta-psikiyatrist ilişkimizi sonlandırıyorum. | Open Subtitles | أنا ببساطة أنهي علاقتنا كأخصائية ومريض |
Sen, dostum, basitçe söylemek gerekirse benim sigortamsın. | Open Subtitles | أنت يا صديقي ببساطة بوليصة تأميني |
- Alakasi bile yok. Sen, dostum, basitçe söylemek gerekirse benim sigortamsin. | Open Subtitles | أنت يا صديقي ببساطة تأميني. |
basitçe söylemek gerekirse, devam etmeyi seçmiyorum. | Open Subtitles | أنا ببساطة اختار ان لا اكمل |
basitçe söylemek gerekirse, sperm temin etmiş. | Open Subtitles | لقد... تبرّع بالحيوان المنوي ببساطة |
basitçe söylemek gerekirse, yöntemlerin çok sert. | Open Subtitles | ببساطة , طرقك خطيرة |
Bilinç, basitçe söylemek gerekirse varlığımızın farkında olma yoludur. | Open Subtitles | " الوعي ببساطة " " هو معرفة من نحن " |
basitçe söylemek gerekirse, buraya tarihteki aberasyonları tespit etmek ve düzeltmek için zamanda yolculuk yaparak geldik. | Open Subtitles | {\pos(190,200)}ببساطة جئنا لهنا كمسافرين زمنيين لرصد انحرافات التاريخ وتصحيحها. |
basitçe söylemek gerekirse, insan olanakları dışında. | Open Subtitles | ببساطة مستحيل بشرياً! |