ويكيبيديا

    "basra" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البصرة
        
    • البصره
        
    • للبصرة
        
    • فى بارسا
        
    • العربي
        
    Üç gün sonra Basra'da oluruz. Open Subtitles ما نريده وخلال ثلاثة أيام سنصل الى البصرة
    Ertesi gün, hile ile tahta geçen Jaffar, Basra sultanını ziyarete gelir. Open Subtitles فى اليوم التالى جعفر الشرير قام بزيارة سلطان البصرة
    Senin için söylemesi kolay, ama Basra'ya gidiyorsun. Open Subtitles هذا جيد أن تقول هذا لكنك سوف تذهب الى البصرة
    Eğer Basra'dan zengin bir tüccar düğüne katılacak olsaydı istilacıya pahalı bir hediye getirmesi uygun olurdu. Open Subtitles إذا كان هناك تاجرا غنيا من البصرة سيحضر حفل زفاف من المؤكد انه سيحضر هدايا غالية معه
    Irak'ın Basra şehrinde başka bir ışık ustası yaşadı. Open Subtitles في مدينة البصرة في العراق عاشَ هناك سيدُ آخر للضوء
    Kuveyt'ten Basra Körfezi'ne giden kuzey yolu acımasız gerçeği gözler önüne serdi. Open Subtitles على امتداد الطريقَ مِنْ شمال الكويت إلى ميناءِ البصرة العراقيِ شاهد الحقيقةَ القاسيةَ
    Tutuklanıp Basra hapishanesine götürüldükten sonra, İngiliz ordusu derhal askerlerinin serbest bırakılmasını istedi. Open Subtitles عندما حكومة البصرة رَفضتْ، جاءَ دباباتُ بريطانية فيه وإندلعَ الرجالَ جسدياً مِنْ سجنِ البصرة.
    Basra hükümeti bunu reddedince, İngiliz tankları geldi ve hapishaneyi yıkarak askerleri oradan çıkardı. Open Subtitles عندما رَفضتْ حكومة البصرة ، حضرت الدباباتُ البريطانية وأخرجت الرجالَ بالقوة مِنْ سجنِ البصرة
    Mosu, Basra, Dujail'deki karılar ve anneler ne olacak? Open Subtitles ماذا عن أمهات وزوجات , الموصل البصرة , الدجيل .. ؟
    Basra'daydık, iğne atsan yere düşmeyecek kadar kalabalıktı resmen sıcaktan insanın nefesi kesiliyordu. Open Subtitles لقد كانت البصرة مزدحمة جداً, لدرجة انكي لاتستطيعين الحراك حارةٌ جداً ، لدرجة انكي لاتستطيعين التنفس.
    Basra Savaşı'nın dondurma partisinde künyene bakmayı unutmuşum. Open Subtitles كما تعلمون، ما كان يجب ان ارد عليك اسم العلامة في معركة البصرة آيس كريم الاجتماعي.
    Irak'ın Basra şehrinde başka bir ışık ustası yaşadı. Open Subtitles في مدينة البصرة في العراق عاش سيد أخر للضوء
    - Her şey boka battığında Dobson da Basra'daydı. Open Subtitles دوبسون كان في البصرة عندما ذهب كل شي إلى الجحيم
    Evet, Basra için birkaç M249'a dair talepte bulunmuştum ve evrakınızı kaybetmiş görünüyoruz. Open Subtitles أجل، لقد أرسلتُ بعض الإغراءات مُقابل 249 إلى البصرة ويبدو أننا أرسلنا أوراقك إلى مكان خاطئ
    Yeni bir ordu kurmak için onunla Basra'ya gidiyorum. Open Subtitles أذهب معه الى البصرة لتجميع جيش آخر
    Ali, bu gece Basra'ya seferimiz var. Open Subtitles سوف نبحر الليلة الى البصرة يا على
    Seni bu yüzden Basra'da tuttum. Open Subtitles هذا هو السبب في أنني أبقيتك في البصرة
    Fransız Bağdat'ından Basra ve Kuveyt'e kadar mücadelesini veriyorum. Open Subtitles اخذت من الفرنسيون بغداد البصرة الكويت
    Tutuklanıp Basra hapishanesine götürüldükten sonra, Open Subtitles بعد إعتقالهم و سجنهم بسجن في البصرة
    Seni işe aldığımda; daha doğrusu Basra'dan kurtarıp sana yeni bir kimlik verdiğimde köpek olduğunu biliyordum. Open Subtitles عندما وضفتكِ أو هل علي قول تهريبكِ من البصره و أخرجت لكِ هويه جديده أعلم بأنكِ كلب حراسه
    Basra'ya gitmelisin, oğlum. Open Subtitles يجب علينا الذهاب (*للبصرة*)، يا أبني. (*محافظة تقع جنوب العراق تطل على الخليج العربي*).
    Tanrı aşkına, dostum. Danny Basra'da katledildi. Open Subtitles ارجوك ، يا صديقى لقد تم ذبح ( دانى ) فى بارسا
    Karadan denize esen Shamal rüzgârları, kaldırdıkları kumu Basra Körfezi'nden denize taşır. Open Subtitles التي تثير الرمال من الشمال وتَلتفُّ بعيدا عن الشاطئ موجهة ضرباتها إلى بحارِ الخليج العربي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد