Tüm boş zamanımı seninle geçirmeye bayılıyorum. Şimdi seni buradan öpeceğim. | Open Subtitles | احب أن اقضي كل هذا الوقت معكِ سوف أقبلكِ هنا .. |
Diğer çocuklar beni öyle görüyorlar. Ama sen değil. Ve buna bayılıyorum. | Open Subtitles | ذلك مايراني عليه الاخرون لكن انت لا تريني هكذا وانا احب ذلك |
Ona söyle, bence çok şeker biri. Ve bu eski adetlere bayılıyorum. | Open Subtitles | قل له نيابةً عنيّ أنه جذاب جدا وأنا أعشق هذه العادات القديمة |
Bu fotoğrafa bayılıyorum, çünkü bu başkasının odası ve bu ise onun. | TED | أنا أحب هذه الصورة ، لأن هذه غرفة شخص آخر وهذه غرفته. |
Evet maymun gibi giyinip yengeç servisi yapmaya bayılıyorum salak. | Open Subtitles | أجل يا معتوه، يعجبني تقديم كعك السلطعون مرتدياً بدلة قرد |
İnsanlara bayılıyorum, ...olaylarda her zaman olmayan düzenler görüyorlar. | Open Subtitles | أَحبُّ البشر دائماً يرون النماذج في أشياءِ لَيستْ موجوده |
Normalde şu modern şeyleri pek sevmiyorum ama bir sabah annemi uyanırken çekmiştim ve artık insanları ansızın çekmeye bayılıyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة انا لا احب هذه الأشياء الحديثة لكن التقط صورة لأمي في لحظة الأستيقاظ و الآن احب صور المفاجئات |
Ben laboratuvardayken yeni bir örümcek lifi diziliminin önüme gelmesine bayılıyorum. | TED | احب عندم اكون في المختبر ويظهر تسلسل جديد لخيط العنكبوت |
İnsanların bir odada saatlerce oturup dinlemesi fikrine bayılıyorum. | TED | احب فكرة جلوس الناس معا لعدة ساعات ليسمعوا |
Sualtında yaşayan birsürü canlı türüyle ilgili şeyler öğrenmeye bayılıyorum. | TED | و انا بحق احب ان اسمع عن كل هذه الفصائل في قعر البحر |
Ve bu devrimlere bayılıyorum Milo'nun getireceği geleceğe bayılıyorum. | TED | بالنسبة لي هذه ثورة .. وانا احب الثورات وانا متحمس جدا للمستقبل الذي سيجلبه مايلو لنا |
İyi şef garson yerine... iyi yemek sunan böyle yerlere bayılıyorum. | Open Subtitles | انا احب الأماكن مثل هذه انهم متخصصون فى الطعام الجيد |
Caleb Chung: "Burda söylemek istedigim tek şey buydu: Oyuncaklara bayılıyorum." | TED | كالب تشونق: "هذا كل ما أريد أن أعبره: أنا أعشق الألعاب" |
Yabancılarla s*kişmeye bayılıyorum. Beni çok tahrik ediyor. | Open Subtitles | أنا أعشق مضاجعة الأجانب، بل إنه يثيرني أيضا |
Bu da ses tahtası gibi bir şey, dokunabilirsiniz, bu iğrenç seslere bayılıyorum, | TED | هذه تشبه لوحة مسيقى, تستطيع أن تعزف عليها, أنا أحب هذا الضجيج المدوي. |
Buraya bayılıyorum, en yakındaki ev gölün öbür tarafında ta. | Open Subtitles | يعجبني هذا، حيث أقرب منزل من هنا يكون عبر البحيرة. |
Birbirimizden nefret etmeye başlamadan önceki safhaya bayılıyorum. | Open Subtitles | أَحبُّ الجزءَ مباشرةً قبل نَبْدأُ بالكَراهية بعضهم البعض. |
İşimi eskiden de severdim, ama Tanrım, şimdi bayılıyorum. | Open Subtitles | أحببت عملي من قبل, لكن يا إلهي, أنا فعلاً أحبه الآن |
Cristal içene kadar şampanya sevmezdim. Artık bayılıyorum. | Open Subtitles | لم تكن تعجبني الشامبانيا حتى تذوقة البلور الأن أحبه |
Bazen, her zaman yapmak istediğim şeyleri yapmak için para alıyorum. Kendi tutkularımla profesyonel görevlerimin aynı olmasına bayılıyorum. | Open Subtitles | أحياناً أتقاضى مالاً مقابل أشياء لطالما أردت القيام بها كم أحب حين تكون رغباتي الشخصية هي ذاتها مهامي المهنية |
Duruşmaların bu yeni şekliyle yürütülmesine bayılıyorum. - Tekrar merhaba. | Open Subtitles | تعجبني هذه الطريقة الجديدة في إجراء المحاكمات مرحبًا مرة ثانية |
Vay canına. Okumaya ve çaresiz ev kadınlarından biri olmaya bayılıyorum. | Open Subtitles | " أحبُ أن أقرأ، و أن أكون ربة بيت يائسة " |
Daha önce nefret ederdim. Şimdi ekmeğimi bandırıp yiyorum ve bayılıyorum. | Open Subtitles | لم أحبها من قبل، الآن أغمّسها بالخبز وأحبها |
Bu videoya bayılıyorum çünkü çiftçilere yardım etme konusunda bitki genetiğinin gücünü gösteriyor. | TED | أنا أُحب هذا الفيديو لأنه يُظهر قدرة علم الوراثة النباتية على مساعدة المزارعين |
Koluna dokunduklarında bayılıyorum. Her zaman hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | أحب عندما يلمسن ذراعي، لا أشبع من ذلك أبداً |
Gerçekten orijinal bir isim. Bu isme kimse sahip olmayacak ve ben de isme bayılıyorum. | Open Subtitles | انه مبتكر حقا ولا يوجد احد استعمله وبالتاكيد انا احبه |
Yani yeni bir teknoloji yarattım, yaratıcı olmaya bayılıyorum, yaratıcı insanlarla çalışmaya da. | TED | وكما ترون هنا,جئت بتكنواوجيا جديدة, وأحب الإبداع عندما أبتكر أشياء جديدة, وأحب العمل مع المبدعين. |