Bugün buradayız çünkü dünya çapında gerçekleşen bayılmanın bizim deneylerimiz yüzünden olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن هنا اليوم لأننا نعتقد أن فقدان الوعي العالمي قد حدث بسبب تجربتنا |
Altıncı arama bayılmanın otuzuncu saniyesinde gerçekleşmiş. | Open Subtitles | دارت المكالمة السادسة 30 ثانية أثناء فقدان الوعي. |
Fakat bayılmanın olduğu an gayet mutlu bir şekilde kredi kartı kullanıyordu. | Open Subtitles | لكن قرب فقدان الوعي كان يقوم بنسخ بطاقات اعتماد بسعادة |
bayılmanın olduğu gün tutukladığınız sarışın bir kadın. | Open Subtitles | "شقراء ما، ألقي القبض عليها يوم "الإغماء |
Evet, seni bayılmanın olduğu gün iş üstünde yakaladık. | Open Subtitles | نعم، ألقينا القبض عليكِ "تقومين ببعض تلك الأعمال يوم " الإغماء |
bayılmanın nedeni muhtemelen yeterli beslenmeme. | Open Subtitles | فقدان الوعي سببه على الأرجح عدم أخذ الكفايةَ من الطعامِ |
Bu fikir, Mark'a bayılmanın sorumlusunun ne olduğunu bulacağına dair yeniden umut verdi. | Open Subtitles | جدد هذا الاكتشاف الأمل لدى (مارك) بأنه يستطيع إيجاد سبب فقدان الوعي العالمي |
Diğer bayılmanın ne zaman olacağını söyle. | Open Subtitles | أخبرني عن موعدِ فقدان الوعي التالي |
bayılmanın gerçekleştiği gün. | Open Subtitles | يوم فقدان الوعي |
bayılmanın Dünya genelinde olduğu doğrulanıyor. | Open Subtitles | -و لنفس الفترة بالضبط ... . -يؤكد أن فقدان الوعي كان ظاهرة عالمية |
D. Gibbons kaçsa da, bıraktığı şeyler, bayılmanın gerçekleştiği gün ile ilgili takıma önemli bilgiler bırakıyordu. | Open Subtitles | مع أن (دي غيبونز) هرب، إلا أن ما خلّفه زوّدَ الفريق بمعلومات قيّمة حول يوم فقدان الوعي |
Janis, bayılmanın bir daha olacağı konusunda o kadar endişelendik ki kendimize şu soruyu sormayı unuttuk: | Open Subtitles | (جانيس)، نحن في غاية القلق أن يحدث فقدان الوعي مجدداً |
Dem bayılmanın arkasındaki insanları mıhlayacağız. | Open Subtitles | (ديم) الهدف من هذا هو النيلُ من المسؤولين عن فقدان الوعي العالمي |
bayılmanın nedeninin vazovegal olması muhtemel. | Open Subtitles | سبب الإغماء هو الإغماء الوعائي المبهمي. |
İş ortakların bayılmanın olduğu gün öldü hayatım. | Open Subtitles | شركائك ماتوا يا جميلة "يوم "الإغماء |
bayılmanın olduğu gün baskın yaptık o alışverişe. | Open Subtitles | "و التي كانت تجري يوم "الإغماء |