bazı hayvanlar örneğin deniz kuşları bu karışıklık içerisinde dolanırlar. | TED | بعض الحيوانات مثل الطيور البحرية تقع في فخ هذه الفوضى |
Uzak Jura dönemiyle birlikte bazı hayvanlar rekor büyüklüğe eriştiler, | Open Subtitles | بعض الحيوانات من أواخر العصر الجوراسي تصل الى أحجام قياسية |
bazı hayvanlar kıyıya beslenmek için değil yavrulamak için gelirler. | Open Subtitles | بعض الحيوانات تأتي إلى الساحل، ليس للتغذي ولكن لتلد صغارها. |
fakat bazı hayvanlar için, bu, tek bir an ile tanımlanır. | Open Subtitles | لكنها تتحدّد في لحظة بالنسبة لبعض الحيوانات |
Ayaklar bazı hayvanlar tarafından lezzetli bulunur. | Open Subtitles | الأقدام تعتبر شيء محبب لبعض الحيوانات |
Kimilerinin şehirlerde barınmasını fazla tehlikeli bulacağı bazı hayvanlar da vardır. | Open Subtitles | هناك بعض الحيوانات يعتبرها الأغلب أنها خطيرة بأن تتمشى في المدينة |
bazı hayvanlar, tavuk mesela, sadece bir şeyi çok iyi yapmakla çok güzel uyuşuyorlar. | TED | حسنا، بعض الحيوانات ، كالدجاج، تبدو مهيأة بشكل جميل لتبرع في أمر واحد فقط |
CK: Evet. Yaşını göstermeyen bazı hayvanlar vardır. | TED | سي كي: هناك بعض الحيوانات لا يبدو أنها تتقدم في العمر |
bir şey yok. bazı hayvanlar onları korkutur. | Open Subtitles | انه لا شيء لابد بعض الحيوانات قد اخافتهم |
Senin zamanındaki bazı hayvanlar artık etrafta değiller. | Open Subtitles | بعض الحيوانات من زمنكِ، لا تأتي إلى هنا نهائياً |
Arkalarından koşarken fark ettik ki bazı hayvanlar Queens Bulvarı'na doğru ilerlemeye başlamış. | Open Subtitles | لذا وصلنا إلى هناك وانتشر الجميع قمنا بملاحقتهم وعندها لاحظنا أن بعض الحيوانات بدأت تركض نحو جادة كوينز |
bazı hayvanlar mümkünse çatışmaktan kaçınmayı tercih ederler. | Open Subtitles | بعض الحيوانات .. تحاول تفادي الصراع كلما كان ذلك ممكناً |
İlçedeki bazı hayvanlar tuhaf davranıyormuş. | Open Subtitles | بعض الحيوانات حول المقاطعة كان تتصرّف بطريقة مضحكة |
Biliyorsun, bazı hayvanlar doğal felaketleri sezebilirler. | Open Subtitles | هنالك بعض الحيوانات تشعر بحدوث التغيرات الطبيعية |
Bu sayede bazı hayvanlar o kadar evcilleşmiş ki artık keşişler onları kendi elleriyle besler hale gelmişler. | Open Subtitles | بعض الحيوانات أصبحت أليفة جدا حتى الراهبات قادرات على تسليم غذائهم، |
bazı hayvanlar.. .. hayat boyu, birbirilerini taşır | Open Subtitles | بعض الحيوانات خُلقت لتحمل بعضها البعض كطريقة للعيش بالتكافل |
Yarasalar, yunuslar ve köpekler gibi bazı hayvanlar ses ötesi frekansı duyabiliyorlar. | Open Subtitles | بعض الحيوانات كالخفافيش و الدلافين و الكلاب بإمكانها السماع في مجال التردد الفوق صوتي |
Ayaklar bazı hayvanlar tarafından lezzetli bulunur. | Open Subtitles | الأقدام تعتبر شيء محبب لبعض الحيوانات |
Ama bazı hayvanlar yapabilir. | Open Subtitles | ولكن يمكن لبعض الحيوانات. |