Bu durum aramızda bazı sorunlara yol açmış olsa da, sanırım zaten her halükarda ayrılacaktık. | Open Subtitles | ولربما ذلك سبب بعض المشاكل لكن أعتقد أنا كنا ننجرف على حدة على أي حال |
Pekâlâ, bak, bunu yapmak zorunda kalmak istemezdim ama eğer bana fazladan bilet vermezsen, sahnedeyken bazı sorunlara sebebiyet vereceğim. | Open Subtitles | حسناً، اسمعي، لم أشأ فعل هذا، ولكن إنْ لم تعطني تذاكر إضافية، سأسبّب بعض المشاكل على المسرح |
Patty'i bilselerdi, bu durum onlar için bazı sorunlara yol açabilirdi. | Open Subtitles | أستشعر بأن ذلك قد يخلق بعض المشاكل إذا عرفوا. |
Onu Ünlüler Merkezi'ne yerleştirdiler, ailesinden ayırdılar ve o sıralarda yaşanan bazı sorunlara değindiler. | Open Subtitles | تم نَقلُها إلى مركز المشاهير بمعزل عن عائلتها, وتم بَحث بعض المشاكل خلال تلك الفترة. |
Bütün bu atışma olayı senin suçun ve şu hakaret içeren şarkılar cidden altından kalkamadığım bazı sorunlara sebep oluyor. | Open Subtitles | كل تلك العدائيه خطأك, وكل المقاطع تحتوي على اشياء مقرفه, بصراحه, اعاني بعض المشاكل من التعافي منها |
Bunun bazı sorunlara yol açacağını hiç düşünmedin mi? | Open Subtitles | ألا تعتقدين أن هذا قد يسبب بعض المشاكل ؟ |
Görünüşe göre Meksika'dan uyuşturucu kaçırmak için kullanılıyorlarmış ve bu bazı sorunlara neden olmuş. | Open Subtitles | من الواضح أنه تم استخدامهم فقط... لتهريب الكوكايين من المكسيك, وهذا تسبب في بعض المشاكل. |
- Mitchell'in bazı sorunlara yol açtığını görüyorum. | Open Subtitles | --اتفهم لماذا تسبب ميتشل في بعض المشاكل |