Onun müşteri listesi hacklendi ve beş milyon dolarlık şantaj yedi. | Open Subtitles | تم اختراق قائمه عملائه وكان يجري ابتزازه مقابل خمسة ملايين دولار. |
O Sudan'da büyüdü, 20 yıl süren savaşta bir milyon insanın öldüğü, ve beş milyon mültecinin ülkesinden olduğu Güney Sudan'da. | TED | لقد نشأت في السودان، في الجنوب ومرت بعشرين عام من الحرب ، التي قتلت مليون نسمة وشرّدت خمسة ملايين لاجئ . |
Birleşik Devletler'de bunlardan yaklaşık beş milyon tane ve dünya çapında 20 milyon tane kadar yapıyoruz. | TED | نقوم بإجراء حوالي خمسة ملايين عملية كهذه في الولايات المتحدة الأمريكية وربما عشرين مليون عملية كهذه عالميًا. |
Evet, sen ve diğer beş milyon oyuncu. | Open Subtitles | أجل ، أنت و خمس ملايين آخرين من لاعبي كرة القدم خيالية |
Güney Atlantik'te bir yere yönlendirilmiş beş milyon dolarlık bir füzenin | Open Subtitles | تساوى القذيفة خمسة مليون دولار متجهة نحو بقعة فى جنوب الأطلسى |
diyecekler. Hayır. Sanırım Finlandiya'da nüfus beş milyon civarında. | TED | لا. أعتقد أن هناك ساكنة تقدر بحوالي خمسة ملايين في فنلندا. |
On bin yıl önce, Dünya'da yaklaşık beş milyon insan yaşıyordu. | TED | منذ عشرة آلاف سنة، كان هنالك حوالي خمسة ملايين إنسان على وجه الأرض. |
İkinci hava akışı, son derece özelleşmiş koku alıcı hücrelerle dolu bir bölgeye girer, bizim beş milyon hücremize karşılık, onların birkaç yüz milyon tanesi vardır. | TED | يدخل الهواء المتدفق الآخر إلى مناطق مليئة بخلايا حاسة الشم مئات من ملايين الخلايا مقارنة مع خمسة ملايين فقط لدينا |
Nüfusumuz neredeyse beş milyon ve Amerika kıtasının tam ortasında yer alıyoruz, bu yüzden nerede yaşadığımızı hatırlamak çok kolay. | TED | نحنُ خمسة ملايين شخص تقريبًا، ونعيش في وسط الأمريكيتين، لذلك فمن السهل جدًا تذكر أين نعيش. |
Gördüğümüz otistik bir çocuk kromozomlarından birinde nerdeyse beş milyon baz eksikti. | TED | لقد فحصنا طفلاً متوحداً، لديه حوالي خمسة ملايين قاعدة مفقودة من إحدى كروموسوماته. |
Aynı anda geçen beş milyon Siber'in kütlesinden kaynaklanmış olmalı. | Open Subtitles | لابد أن هذا بسبب الكتلة الكلية لعبور خمسة ملايين سيبراني في وقت واحد |
beş milyon Siber'i kendi dünyamda bırakarak mı? | Open Subtitles | وأترك بذلك خمسة ملايين سيبراني محاصرين في أرضي |
Anlarım. Peşinde beş milyon Müslüman varsa. | Open Subtitles | أتفهّم ذلك، ثمة خمسة ملايين مسلم يلاحقونك |
Yaklaşık olarak beş milyon boru. Solunum cihazına bağladılar. | Open Subtitles | حوالي خمسة ملايين أنبوب وضعوا عليه جهاز للتنفس |
Tatlım beş milyon dolar söz konusu. Emin olsan iyi edersin. | Open Subtitles | عزيزتى من اجل خمسة ملايين عليكى ان تكونى متأكدة |
Önümüzdeki iki saat içerisinde, $100'lık banknotlar halinde beş milyon dolar bulacaksın. | Open Subtitles | خلال الساعتين القادمتين عليك احضار خمسة ملايين دولار فئة المئة دولار وغير متسلسلة |
İş bitince beş milyon daha vereceğini söyledi. | Open Subtitles | قال أنه سيدفع لي خمس ملايين .عندما تنتهي الوظيفة علمت أنني سأزج |
Geçen 10 yıl içinde, doğusundaki savaştan dolayı beş milyon insanı öldü. | TED | خلال العقد الماضي، لقى نحو خمسة مليون شخص حتفهم جراء الحرب التي إندلعت شرقي البلاد. |
Aradan beş milyon yıl geçti ve hala para konuşuyor. | Open Subtitles | بعد خمسة مليارات عام ولا يزال السبب هو المال |
NCIS ve ATF toplamında beş milyon dolarımız var. | Open Subtitles | من خلال مكتب المكافحه والتحقيقات البحريه حصلنا على خمسة ملاين دولار |
Adanın plajları hızlı bir şekilde kalabalıklaşıyor ve yakında beş milyon yaz ziyaretçisiyle dolup taşacak. | Open Subtitles | تعمر شواطىء الجزيرة سريعاً وسرعان ما ستكتظُّ بخمسة ملايين فردٍ من زواّر الصيف هؤلاء |
beş milyon dolar, sadece bu rapor için öyle mi? | Open Subtitles | إذاً هذا هو تقرير من أجل ماذا سندفع الخمسة ملايين دولار |