Otelde; bedava oda, Bedava yemek, bedava yüzme havuzu bedava HBO- | Open Subtitles | سنحصل على : غرف نوم مجانية طعام مجاني ، بركة سباحة مجانية |
Bedava yemek yoktur. Adama para vermelisin. | Open Subtitles | ليس هناك طعام مجاني انتي ستدفعي يوما ما للطاهي |
Havayollarını dene, onlar daha hızlı ve Bedava yemek veriyorlar. | Open Subtitles | لماذا لا تجرب الخطوط الجوية إنها أسرع بكثير وستحصل على وجبة مجانية |
Eğer işe yaramazsa Bedava yemek olan bir piknik deneyin. | Open Subtitles | إذا لم ينجح هذا فجرب تقديم لهم الطعام المجاني |
Yeni Vegas açılınca gelin hepinize bedava oda Bedava yemek ve Celine Dion konserine bilet vereceğim. | Open Subtitles | عد عندما يفتح نيو فيجاس , سوف اعطيكوا كل الغرف المجانية, عشاء مجاني وتذاكر مجانية لحفل سلين ديون . |
Bedava yemek, bedava içecek, bedava hediyeler... | Open Subtitles | هناك طعام مجاني, ومشروبات مجانيه وهدايا مجانيه |
Orada çalıştığım sürece oradan Bedava yemek yiyebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنني إعطائك طعام مجاني على طول المدة التي سأعمل فيها هناك. |
Bedava yemek ve süslenme şansını hiç kaçırmazsın sen. | Open Subtitles | لم يسبق لي ان اراكِ تفوتين طعام مجاني و فرصة لتردي فستان. |
Bedava yemek ve çamaşırlarım yıkansın diye buradayım bu taleplerle bezdirilmek için değil! | Open Subtitles | أنا هنا في إجازة منتصف الفصل أنا هنا لآكل طعام مجاني وأجعلك تغسلي ملابسي وليس لتزعجوني بكل تلك المطالب |
Bedava yemek için yanan binada bile kalır. | Open Subtitles | عنيدا البقاء في حرق مبنى لتناول وجبة مجانية. |
Bedava yemek yemek için berbat bir yol. | Open Subtitles | طريقة ملحوظة للغاية للحصول على وجبة مجانية. |
- Hayır, seçme hakkın yok. Bedava yemek yiyeceksin. | Open Subtitles | لا يحقّ لك الإقتراح، ولكن يحقّ لك تناول وجبة مجانية |
Ben onların Bedava yemek yediğini, bedava kuru temizleme yaptırdığını etrafta prens gibi dolaştıklarını gördüm. | Open Subtitles | رأيتهم يتناولون الطعام المجاني و يروون ظمأهم مجاناً يندفعون مثل الأمراء حول المدينة |
Belli ki Bedava yemek yiyebilmek için erkeklerle çıkan kızlardan. | Open Subtitles | من الواضح ، أنها واحدة من الفتيات التي تواعد الرجل عبر الانترنت من أجل الطعام المجاني |
Bedava yemek yedik. | Open Subtitles | حصلنا على عشاء مجاني |
Bu sayede Bedava yemek yedik, değil mi? Söylenen yok. | Open Subtitles | ،لكننا حصلنا على غداء مجاني بسبب ذلك هل أتذمّر ؟ |
Bedava yemek oldu mu sinekler gibi üşüşürler. | Open Subtitles | عندما يكون طعام مجانى يحومون حوله مثل الذباب المفجوع. |
orada Bedava yemek yiyebilir, güzel bir otelde kalbabilir, ve bu hastaneyi utandırmamaya çalışırsınız. | Open Subtitles | حيث سيتناول طعاماً مجانياً ويقيم في فندق لطيف ويبذل قصارى جهده لعدم إحراج هذا المستشفى |
Bedava yemek. | Open Subtitles | شطيرة مجانية. |
Burası hedef noktasına hiç benzemiyor, Bedava yemek nerede? | Open Subtitles | هذا المكان لا يبدو كنقطة الهبوط أين الطعام المجانى ؟ |
Muhtemelen Bedava yemek için gelmişlerdir. | Open Subtitles | أجل ، ربما قدموا من أجل الطعام مجانا |
Bedava yemek uzatacak kadar nazik olduğundan ona takan bir psikopat. | Open Subtitles | مريض نفسي مهووس بها لأنها لطيفة بما يكفي لتسلم له طعامًا مجانيًا |