ويكيبيديا

    "bekleyemeyiz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الإنتظار
        
    • الانتظار
        
    • ننتظر
        
    • انتظار
        
    • إنتظار
        
    • نتوقع
        
    • الأنتظار
        
    • انتظاره
        
    • ننتظره
        
    • وننتظر
        
    • وانتظار
        
    • انتظارك
        
    • انتظارهم
        
    • للإنتظار
        
    • لانتوقع
        
    severus,korkarım daha fazla bekleyemeyiz sabaha kadar bile yoksa, zayıf düşeriz Open Subtitles سيفروس أخشى أننا لانستطيع الإنتظار ولا حتى للصباح وإلا سنكون ملعونين
    Hiçbir şey yapmadan burada durup, cadıların saldırmasını bekleyemeyiz. Haklı. Open Subtitles لا يمكننا الإنتظار هنا بكل بساطة وإنتظار مهاجمة السحرة لنا
    Yapmaya değer olup olmadığını öğrenmek için 10-20 yıl bekleyemeyiz. TED نستطيع الانتظار 10 و20 سنة لاكتشاف ذلك إذا كان هذا يستحق العمل عليه.
    Başkasının işleri yoluna koymasını bekleyemeyiz. TED ليس بوسعنا الانتظار شخصٍ آخر ليقوم بتصحيح كل شيء.
    Eyalet polisi bir saatten önce gelemez. O kadar bekleyemeyiz. Open Subtitles شرطة الولاية لن تكون هنا حتى ساعة، نحن لن ننتظر
    Burada durup o şeyin bizi tek tek yemesini bekleyemeyiz. Open Subtitles لا نستطيع انتظار ذاك الشيئ ويأخذنا كلنا في يوم واحد
    Başka şanslı bir kaza sonucu bir kafanın kucağımıza düşmesini bekleyemeyiz. Open Subtitles لا يُمكننا إنتظار حادث آخر لسقوط الرأس فى أحضاننا
    Aynı şeyin bize de olmasını istemiyorum. - Daha fazla bekleyemeyiz. Open Subtitles لا أريد أن أخسر هذا القارب لا يمكننا الإنتظار لفترة أطول
    Çözülmesi gereken büyük ve küçük sorunlar var çözmesi için bir başkasını bekleyemeyiz. Open Subtitles هنالك مشاكل كبيرة وصغيرة تحتاج إلى الحل ولا نستطيع الإنتظار ليحلها شخص آخر
    Tanrının gelip bu durumu değiştirmesini de bekleyemeyiz. Open Subtitles ولا يمكننا قبول الأمر ولا يمكننا الإنتظار لمجيء القدر حتى يغير الأمر
    bekleyemeyiz, Rodg. Denemeliyiz. Open Subtitles لا يمكننا الإنتظار يا رودجر يجب أن نحاول
    - bekleyemeyiz. Açacağım. - Yapamazsın! Open Subtitles ـ لن نستطع الإنتظار.أنا سأجري العملية ـ لن تقدر
    Kendi taşıma sistemimizi geliştirmek için milyarlarca yıl bekleyemeyiz. TED ولكننا لا نستطيع الانتظار لمليارات السنين لتطوير أنظمة النقل الخاصة بنا.
    Söyledim, tren olmak zorunda. bekleyemeyiz, böyle devam edemem. Open Subtitles لكننا لا يمكننا الانتظار لا يمكننى الاستمرار فى ذلك
    - Korkarım, o kadar bekleyemeyiz. - Korkarım, beklemek zorundasın. Open Subtitles اخشى الا نستطيع الانتظار كل هذا الوقت اخشى انك مضطر لهذا
    Siyasi kültürümüzü değiştirmek için Avustralya'daki gibi bir kuraklık yaşamayı bekleyemeyiz. TED لا يمكننا أن ننتظر هذا النوع من الجفاف كان يجب أن تغير أستراليا ثقافتنا السياسية
    Onların, benim gibi 33 yaşında nasıl cesur olunacağını öğrenmelerini bekleyemeyiz. TED لا يمكننا أن ننتظر منهن أن يتعلمن كيف تكن شجاعات كما فعلت أنا عندما كان عمري 33 عاما.
    Bunu yapıyoruz çünkü özellikle şimdi başkentin el atmasını bekleyemeyiz. TED نحن نقوم بذلك لأنه لا يسعنا انتظار واشنطن، لا سيما الآن.
    Yapacağımız her şey için izin almayı bekleyemeyiz. Open Subtitles ليس بدون تراخيص مناسبة لا يمكننا إنتظار إذن لكل شيء
    Bunun bir gecede çözülmesini bekleyemeyiz. TED لا يمكننا أن نتوقع حلها بين عشية وضحاها.
    bekleyemeyiz. 2 saatlik yolumuz var. Open Subtitles لن نستطيع الأنتظار,أمامنا .ساعتين من السير
    Baba, Drago ejderhalarımız için gelecekse öylece oturup bekleyemeyiz. Open Subtitles ‫أبي، إن كان "دراغو" قادما لاصطياد تنانيننا ‫لا يمكننا انتظاره كي يصل إلى هنا
    Gücünün gelmesini bekleyemeyiz. Bize bilgi lazım ve hemen lazım. Open Subtitles لا يُمكننا أن ننتظره ليستعيد صحّته نحن بحاجة للمعلومات، والآن
    Öylece durup olacakları da bekleyemeyiz. Open Subtitles حسناً لا يمكننا أن نقف وننتظر ما ستؤول إليه الأحداث.
    - Eğer bu adam ayaklanma çıkarıyorsa burada öylece oturup ilham bekleyemeyiz. Open Subtitles -إن كان الشيطان يُسبّب الإضطرابات ، فلا يُمكننا الجلوس وانتظار الوحيّ، صحيح؟
    Endovasküler onarıma hazırlanmasını bekleyemeyiz. Open Subtitles لا يمكننا انتظارك لتجهزيه من أجل التنظير.
    Ama birkaç taşın koruması altında onları bekleyemeyiz de. Open Subtitles ولا يمكننا انتظارهم هنا حيث لا يوجد شيئاً إلا أكوام من الصخور لتحمينا
    Lütfen, bekleyemeyiz. Onu, arabaya götürmeliyiz. Open Subtitles من فضلكم , لا يوجد وقت للإنتظار ساعدوني لنحملها إلى السيارة
    Ama söz konusu Amerika'nın ilk ailesi Darlingler olduğunda daha azını bekleyemeyiz. Open Subtitles لكننا لانتوقع أقل من ذلك من العائله الاولى في امريكا عائله دارلنق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد