Sonunda. Bir F.A.A. uydusu, düşmüş bir uçak belirlemiş. | Open Subtitles | أخيراً القمر الصناعي حدد مكان الطائرة المحطمة |
Kurşunun yönünden, silahı sadece Beltran'ın ateşleyebileceğini belirlemiş. | Open Subtitles | هو حدد من أتجاه الرصاصة بأن بالترين كان الوحيد الذي يمكنه أطلاقها |
Stephen'ın keşfi zamanı ve mekanı kesin olarak belirlemiş olabilir hayatın kökeni için, fakat aslında yaşamın nasıl başladığı hakkında bize hiçbir şey anlatmıyor. | Open Subtitles | إكتشاف ستيفن ربما حدد الوقت و المكان لبداية الحياة "لكن هذا لا يخبرنا عن كيفية بداية الحياة واقعيا |
Eğer şimdi çekip gidersen, kaderlerini belirlemiş olursun. | Open Subtitles | إن تركت هذا الآن فقد حددت مصيرهما |
Polis bu şok edici kaçış operasyonu düzenleyen kişinin kimliğini belirlemiş. | Open Subtitles | "الشرطة حددت هويات الأشخاص الذيننظّمواهذاالهروبالمريع" |
Düğün tarihini belirlemiş midir sence? | Open Subtitles | أتظنين أنّها حددت يوم زفافها؟ |
Adli tıp Karim Ali'nin vurulma davasını yeniden açmak için tarih belirlemiş. | Open Subtitles | حدد المحقق موعد استجواب " حادثة " كريم علي |
Pekâlâ, bir memurumuz kurbanın kimliğini belirlemiş. | Open Subtitles | حسناً، حدد شُرطيين الوحدة هوية الضحايا |
Polis ölüm zamanını tam olarak belirlemiş. | Open Subtitles | البوليس قد حدد وقت الوفاة .. |
Hakim, kefaleti belirlemiş. | Open Subtitles | حدد القاضي مبلغ الكفالة |
- Mary düğün tarihini belirlemiş mi? - Söylememiş. | Open Subtitles | -هل حددت ماري تاريخ الزواج بعد ؟ |
Polis bütün plakaları belirlemiş ve Duke kapı kapı arama yapıyormuş. | Open Subtitles | شرطة (هاواي) حددت جميع لوحات المركبات وحصل دوك على الموافقة للذهاب الى كل منزل |