Sonu başından belli olan davasının, kırık menteşeleri olduğunu yakında öğrenir zaten. | Open Subtitles | سيتعلم قريباً ان قضاياه الواضحة دائماً لها تفاصيل فارقة |
Ama açıkça belli olan bir şeyi de söyleyebilirim. | Open Subtitles | انا مسموح لى الأشارة الى عيوبها الواضحة |
Çok belli olan soruları geçeceğiz. | Open Subtitles | سنتخطي الأسئلة الواضحة |
Çünkü ben ve diğer insanlar için çok belli olan şey... senin çektiğin acının o saf boyutu. | Open Subtitles | لأن ما هو واضح لي و للناس الآخرين الحجم الكبير لمعاناتك |
Bizim aramızdaki fark var ya zaten belli olan şey haricinde, benim kendi adıma çalışıyor olmam. | Open Subtitles | أتعلم ما الفرق بيننا، وبصرف النظر عن ما هو واضح هو إنني لا أعمل لصالح أحد |
belli olan bir şeyi tekrarlamamamı sen istemiştin. | Open Subtitles | لأخبرتني أنك لات تحب أن أشير إلي ما هو واضح |
Castiel belli olan şeyi görmezden gelme zamanını geçtik. | Open Subtitles | لقد حان الوقت للتوقف عن (تجنب ما هو واضح يا (كاستيال |
- Teşekkürler, Bayan Swan. Açıkça belli olan şeyleri gözüme sokmaya devam et. | Open Subtitles | شكراً يا آنسة (سوان) واصلي الإشارة لما هو واضح رجاءً |