Baptiste senin kim olduğunu öğrensin istemiyorsan Beni tehdit etme. | Open Subtitles | لا تهددني إلا إذا أردت أن يعرف بابتيست من أنت |
Ben mezar açma emrini imzalamaya karar verdiğiniz için Beni tehdit ettiğinizi düşünüyordum. | Open Subtitles | ظننت بانك كنت تهددني لأنك قررت أن توقع على امر نبش الجثة |
Beni tehdit etme, dostum. | Open Subtitles | ليست فكرة سديدة أن تهددني يا صديقي الشاب |
Bir ay içinde tüm bunları çözmeliydim. Ama baban Beni tehdit etti. | Open Subtitles | في خلال شهر، كنت سأبيع كل هذا .. ولكن أباك هددني |
Beni tehdit etmemen gerekirdi. | Open Subtitles | . كان يجدر بك أن تعرفي أفضل من أن تهدديني |
Beni tehdit etmek istiyorsan bundan çok daha iyisini yapman gerekiyor. | Open Subtitles | وإذا تقومي بتهديدي يجب أن تقومي بشئ أفضل من ذلك |
Beni tehdit edebilirsin, hayatım, ama sonuçta alacağın sadece ödülün yarısı. | Open Subtitles | أنت يمكن أن تهدّدني كلّ تحبّ، حبّ، لكن نصف الوفرة كلّ أنت ستصبح. |
Lelouch, eğer Beni tehdit etseydin seni vurabileceğimi düşündün mü? | Open Subtitles | هل كنت تعتقد أنني سأطلق النار عليك إذا هددتني ؟ |
Ben bir şey yapmadım. Beni tehdit eden Laurie'ydi? Onu rahat bırakmazsam kocasının beni öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | لم أعمل أي شـيء لوري من كانت تهددني بأن زوجها سـيقتلني ان لم اتركها وشـأنها |
Ve birdaha Beni tehdit edersen, sonuçları çok ciddi olur ama benim için değil. | Open Subtitles | وعندما تهددني المرة القادمة ستكون العواقب خطيرة لكن ليست خطيرة علىّ |
Kardeşime yaptıklarımı gördükten sonra Beni tehdit mi ediyorsun? | Open Subtitles | هل تهددني ؟ بعد رؤية ما أنا قادر على فعله حتى بأخي ؟ |
Müşterilerinin küçük sırrını öğrenmelerini istemiyorsan Beni tehdit etmeden önce iki kere düşünmeni öneririm. | Open Subtitles | لذا عدا إن رغبت في أن يعرف زبائنك سرك الصغير ، فيجدر بك التفكير مرتين قبل أن تهددني مجدداً ، هل أتفقنا؟ |
Beni tehdit edebileceğinize gerçekten inanıyor musunuz, Sör Francis? | Open Subtitles | هل تفترض حقا بأنك تستطيع أن تهددني ، يا سيد فرانسيس؟ |
Oğlum silah zoruyla kaçırıldı ve sen Beni tehdit ediyorsun. | Open Subtitles | اختطف ابني في تحت تهديد السلاح، والآن أنت تهددني. |
Annenle çalıştığımı öğrendi ve Beni tehdit etti. | Open Subtitles | إكتشف أنني كنت أتعاون مع والدتكِ لذا فقد هددني |
Sen Beni tehdit edemezsin. Sadece sana izin verdiğim şeyleri öğrenebilirsin, anlaşıldı mı? | Open Subtitles | لستِ تهدديني بشيء، ستعلمين ما أودّ أن أعلمكِ إيّاه، أهذا واضح؟ |
Hiç bir dayanağı olmayan suçlamalarda bulunup Beni tehdit ediyorsunuz. | Open Subtitles | و اتهامات باطلة بدون مذركة قانونية و تقوم بتهديدي |
Lütfen ben yapmadan önce kendiniz çekilin. Beni tehdit mi ediyorsun? | Open Subtitles | ــ لا تجبرني أن أمُدّ يدي عليك ــ هل أنتَ تهدّدني الآن ؟ |
Beni tehdit ettin, ehliyetimi, işimi tehdit ettin ve şimdi... | Open Subtitles | هددتني هددت بنزع رخصة سيـاقتي هددت عملي ، و الآن |
Beni tehdit mi ediyorsun? Bunca yıldan sonra yaptığın bu mu? | Open Subtitles | هل تهددنى ، هل هذا ما يحدث بعد كل تلك السنوات |
Yani Beni tehdit etmeden önce kendi açıklarınıza baksanız daha iyi olur. | Open Subtitles | لذا لربّما يجب أن تهتم بتلك قبل أن تُهدّدني. |
Beni tehdit ettiler, ama onları vuran ben değildim. | Open Subtitles | هددوني لكنني, لم أطلق عليهم النار. |
Beni tehdit etmenize gerek yok, daha önce sistemle karşılaştım. | Open Subtitles | ليس عليك تهديدي , لقد مررت بالنظام الجنائي من قبل |
Şerif beni araştırırken, hakkımda bazı şeyler bulmuş ve onunla Beni tehdit ediyordu. | Open Subtitles | الشريف وصل لبعض المعلومات عنّي ..عندما كان يبحث في ملفي, وهو يهددني بها.. |
Buraya gelip Beni tehdit ederek paketini bulabileceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد أنك ستأتي وتهددني وتنتزع رزمتك مني؟ |
Benden itiraf koparabilmek için sorgucum ona zarar vermekle Beni tehdit etti. | Open Subtitles | مُحققى هددنى بإيذائها للحصول على اعتراف منى |
Kardeşim, Beni tehdit etmen gerekmezdi. Tamam mı? Ortağınım senin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تُهددني يا صديقي، فأنا شريكُك |
Koltuğun önünde ayaktayız ve siz Beni tehdit ediyorsunuz. | Open Subtitles | نحن نقف امام الاريكة وانتما ايها المجرمان تهدداني |