Emma yardıma ihtiyacı olduğu konusunda Beni uyarmaya çalıştı. | Open Subtitles | ايما حاولت تحذيري بأنه بحاجة الى المساعدة |
You tried to warn me,Beni uyarmaya çalıştın ama ben dinlemedim... but I didn't listen, ve şimdi de kızlar günümüzü mahvetmiş oldum. | Open Subtitles | لقد حاولتِ تحذيري. ولكني لم أصغِ، والآن أفسدت ليلة الفتيات. |
Biri Beni uyarmaya çalışıyordu ama çok geçti. | Open Subtitles | احدهم كان يحاول تحذيري لكنه فات الاوان هذه المرة |
Park kuralları hakkında Beni uyarmaya çalışmıştın. | Open Subtitles | حاولت أن تحذرني بخصوص قوانين ركن السيارة |
Annem Beni uyarmaya çalışmıştı ama onu dinlemedim, 18 yaşındaydım. | Open Subtitles | حاولت أمي أن تحذرني بخصوص ذلك، لكنني كنتُ في الثامنة عشرة، ولم أصغِ. |
Beni uyarmaya çalıştı ve ben dinlemedim. | Open Subtitles | لقد حاولت أن تحذرني لكنني لم أسمع |
Onun hakkında pek çok kez Beni uyarmaya çalıştın. | Open Subtitles | حاولت تحذيري حول العديد من أوقاتها. |
Ama beni en çok etkileyen ısrarla Beni uyarmaya çalışmandı. | Open Subtitles | ولكني كنت مندهشة جداً... من إصرارك على تحذيري |
Beni uyarmaya çalıştığın ve bana karşı dürüst olduğun için sağ ol. | Open Subtitles | شكرا لك لمحاولتك تحذيري ولكونك صريح معي |
Beni uyarmaya çalıştın, neden seni dinlemedim ki? | Open Subtitles | لقدْ حاولتَ تحذيري, لمَ لمْ أستمع |
Sanırım Beni uyarmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | أعتقد أنة كان يحاول تحذيري. |
David, seni ve Beni uyarmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كانت هناك مؤامرة لقد كان (ديفيد) يريد تحذيري وتحذيركِ |
Beni uyarmaya çalıştın. | Open Subtitles | أنت قد حاولت تحذيري. |
Beni uyarmaya çalıştın. | Open Subtitles | لقد حاولت تحذيري |
Bir şeyler, Beni uyarmaya çalışıyor. | Open Subtitles | ثمة شيئ يحاول تحذيري. |