Kız kardeşim senin eşin, senin ailen benim ailem, bize böyle mi yapıyorsun? | Open Subtitles | أختي هي زوجتك , عائلتك هي عائلتي , و قمت بتوريطنـا هكذا ؟ |
Kız kardeşim senin eşin, senin ailen benim ailem, bize böyle mi yapıyorsun? | Open Subtitles | أختي هي زوجتك , عائلتك هي عائلتي , و قمت بتوريطنـا هكذا ؟ |
Benim ebeveynlerim ölünce Rişi ile babası benim ailem oldu. | Open Subtitles | بعد موت عائلتي أصبح ريشي ووالده هم عائلتي |
En azından benim ailem var. | Open Subtitles | حسنا، على الأقل أنا شيء على الأقل لدي عائلة |
Şimdi siz artık benim ailem değilsiniz. | Open Subtitles | لذا من الان فصاعداً .. فأنتَ لم تعد فرداً من عائلتي هذا هو .. |
Tüm insan ırkı birçok yönden tıpkı benim ailem gibi. | TED | بل الجنس البشري بأكمله، وبعدة طرق، حاله كحال أفراد أسرتي. |
Senin için sadece bir ajan olduğunu biliyorum ama o benim ailem. | Open Subtitles | أعرفُ أنها بالنسبة لك هي مجرَّد عميلة لكن بالنسبة لي هي عائلتي. |
Bu benim ailem. | Open Subtitles | تلك هي عائلتي ، الأشخاص اللذين تشاهدونهم على الشاشة الآن |
Biliyorum, sana göre sadece bir ajan ama bana göre, o benim ailem. | Open Subtitles | أعرفُ أنها بالنسبة لك هي مجرَّد عميلة لكن بالنسبة لي هي عائلتي. |
Benimle çalışan insanlar, yanımda savaşan insanlar, benim ailem. | Open Subtitles | الناس الذين يعملون معي الناس الذين يقاتلون بجانبي هم عائلتي |
Ölüm emrini verdiğin o kurt adamlar benim ailem. | Open Subtitles | أولئك المذؤوبين الذين أمرت بقتلهم هم عائلتي |
Bay Reid, benim şu ana kadar ki hastalarım ki benim ailem yoktur, bu sebeple benim için iki kat değerlidirler. | Open Subtitles | سيد ريد,المرضى لدي السابقين,الحاليين,و في المستقبل ليس لدي عائلة و كنتيجة لذلك إنهم عزيزين علي للغاية |
Benim burada bir ailem yok. Onlar ise benim ailem gibi. | Open Subtitles | ليست لدي عائلة هنا وهم بمثابة عائلتي |
Sanığın ailesi öldürüldükten sonra daha önce hiç görmediğim iki adam raporları değiştirmediğim takdirde sıradakinin benim ailem olacağı konusunda beni uyardılar. | Open Subtitles | بعد مقتل عائلة المتّهم جاءرجلانلم يسبقوأن رأيتهما.. وقاما بتهديدي إن لم أغير التقارير. وأنهم سينتقمون من عائلتي أيضًا. |
Tuzağa düşeceğinize dair endişelerinizi anlıyorum. benim ailem de orada olacak. Dostlar, muhtemelen birkaç çocuk. | Open Subtitles | أعلم بأنّك قلقٌ من دخولك في فخّ، ولكنّ أسرتي ستكون هناك، وأصدقائي وربما بعض الأطفال |
Sanırım ailen hakkında her şeyi unuttun. — Gerçekten benim ailem yok. | Open Subtitles | ــ أظنّك نسيت أمر عائلتك ــ ليس لديّ عائلة |
Benim "ailem" yok. | Open Subtitles | ليس لدي والدين. |
benim ailem hakkındaki bu filmden ne kadar alacaksın? | Open Subtitles | على كم حصلت مقابل ذلك الفيلم عن عائلتي ماذا |
Ama benim ailem.. 'sen bir kızsın! ' der | Open Subtitles | ولكن عائلتى تمانع ويقولون لى انتى فتاة |
Tıpkı benim ailem gibi. Ben de evdeki güvercin gibiyim belki en küçük olduğumdan. | Open Subtitles | نعم، هذا يبدو مثل عائلتي ... أنا مثل حمامة المنزل |
benim ailem yarımdı. Herkesin başka annesi ve babası vardı. | Open Subtitles | سائرُ عائلتي من والدين مختلفين الجميعُ لديه أباءٌ وأمهات مختلفين |
- benim ailem onlar. - Onlar ailen değil. | Open Subtitles | ـ هم عائلتَي ـ هم لَيسوا عائلتَكَ |
benim ailem de bana Fransızca öğretmeni tutmuştu ve Fransızcam halen berbat. | TED | والداي أحضروا لي مدرسا للغة الفرنسية ولكني مازلت سيئا في اللغة الفرنسية |
Bak, benim ailem. - Hans'ın hastaları mıydılar? | Open Subtitles | ـ هنا، أبوي ـ هل كانوا زبائن هانز؟ |
Onlar benim ailem, seviyorum onları ama... | Open Subtitles | ...هم أهلي أنا أحبهم لكن |