| Benim endişelendiğim kocası. | Open Subtitles | ما يقلقني هو زوجها |
| Benim endişelendiğim kişi sensin. | Open Subtitles | ولكن أنت من يقلقني |
| Benim endişelendiğim diğeri. | Open Subtitles | الشخص الآخر هو من يقلقني |
| - İyiyim. Benim endişelendiğim kişi o. | Open Subtitles | انا بخير، هو انا قلق حيال الموضوع |
| - İyiyim. Benim endişelendiğim kişi o. | Open Subtitles | انا بخير، هو انا قلق حيال الموضوع |
| ..Benim endişelendiğim şey. | Open Subtitles | هو ما يقلقني تحديداً |
| Benim endişelendiğim o değil? | Open Subtitles | ليس هذا ما يقلقني |
| Benim endişelendiğim sensin, Mulder. | Open Subtitles | أنت ما يقلقني (مولدر). |
| Benim endişelendiğim de bu. | Open Subtitles | ذلك ما يقلقني. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 