Senin gibiler, binlerce yıldır benim gibilere zulmediyor. | Open Subtitles | الأشخاص أمثالك اضطهدوا أمثالي لآلاف السنوات |
Hayat, benim gibilere çok az fırsat sunar bu yüzden ben de hayatımı en iyi bildiğim yolla kılıcımı kullanarak kazanıyordum. | Open Subtitles | هناك بعض الفرص للرجال أمثالي لذا كنت أكتسب عيشي بالطريقة الوحيدة التي اعرفها بسيف في يدي |
Onun gibi kızlar kendilerine güven ya da alkol sorunları olmadıkça benim gibilere yaklaşmaz bile. | Open Subtitles | البنات أمثالها لا يتواصلون مع الشباب أمثالي إلا اذا كانت تحتقر نفسها بشدة و عندها مشكلة خطيرة بالشرب |
Bu işten ne kadar kazanabileceklerini anladıklarında benim gibilere bırakmayacaklar. | Open Subtitles | هم لن يتركوه هذا لأشخاص مثلي عندما يكتشفون ذلك كم من المال سيدر هذا : |
Aile töreni o, benim gibilere göre değil. | Open Subtitles | هذا للأصدقاء الفاخرين و العائلة و ليس لأمثالي |
benim gibilere yardım edecek bir grup var. | Open Subtitles | هناك مجموعة لمساعدة الرجال من أمثالي. |
Üstelik sana, benim gibilere neden yok yere bel bağlaman gerektiğine dair söyleyecek bir şeyim de yok. | Open Subtitles | ولا أستطيع إخبارك بأن تضيعي قفزة من الإيمان على أمثالي ... |
Kendimi anlamak istiyorum. benim gibilere yardim etmek istiyorum. | Open Subtitles | أردتُ أن أفهم نفسي أردتُ مساعدةَ أمثالي |
Burası benim gibilere fazla. | Open Subtitles | إنها أكبر مني ومن أمثالي |
benim gibilere bulaşmaması gerektiğini söyle. | Open Subtitles | وعليها ألا تتورط مع أمثالي |
benim gibilere yardım etmek istiyorum. | Open Subtitles | أردتُ مساعدةَ أمثالي. |
Ben, Arthur'un getireceği, senin benim gibilere saygı duyulacağı bir çağın gelmesi istiyorum. | Open Subtitles | مع أنك,مثلي,يجب أن نعلق الآمال على أن (آرثر)سيجلب عصراً جديداً عصراً,حيث أمثالي وأمثالك يمكن أن ينالوا احترامهم مرة أخرى |
Çünkü benim gibilere çok para kazandırıyorsunuz. | Open Subtitles | لأنك تجلب الكثير من المال لأشخاص مثلي . |
Kendimi hapiste gibi hissediyorum. Ve benim gibilere hapiste ne olur bilirsiniz. | Open Subtitles | و تعرفون ما الذي يحصل لأمثالي هناك |