Ve benim mutfağımda 19 tane küçük çocuk ve kız kuduruyor bunun için! | Open Subtitles | أجل، ولدي 19 سند مثله يتم تجفيفه في مطبخي |
Ancak benim mutfağımda kalıcı olmak için çorbadan fazlasını yapmalısın. | Open Subtitles | لكن عليك ان تتعلم اكثر من الشوربة اذا كنت تنوي الصمود في مطبخي يا ولد |
Eğer bunu bile kıvıramayacaksan o zaman ne işin var benim mutfağımda. | Open Subtitles | لذلك ان كنتي لا تستطيعين عمل هذا، فانا لا اعرف ماذا تفعلين في مطبخي. |
Bu adrese gidip benim mutfağımda eğitim gördüğünü söyleyeceksin. | Open Subtitles | واذهبي لذلك العنون اذا واخبريهم باني دربتك في مطبخي |
Aslında benim mutfağımda bir tane var, ...o çok temiz ve güzel kokuyor. | Open Subtitles | الآن في الحقيقة عندي واحد في مطبخي |
benim mutfağımda karıma terbiyesiz veya ırkçı sözler söylemeyeceksin. | Open Subtitles | ولا تعلقى بألفاط عنصرية في مطبخي |
benim mutfağımda asla dondurulmuş Çin kereviti pişmeyecek. | Open Subtitles | لن أُقدم روبيان صيني مجمد في مطبخي |
Yarın sabahtan bahsediyorum. benim mutfağımda. Ya da seninki. | Open Subtitles | انا اتحدث عن غدا صباحا في مطبخي |
benim mutfağımda da var. | Open Subtitles | لدي واحدة في مطبخي |
Sen benim mutfağımda cesur olmayı seçtiğinde öldün, Alana. | Open Subtitles | (أنت لقيت مصرعك في مطبخي (آلانا عندما اخترت التحلي بالشجاعة |
benim mutfağımda olmanı her zaman sevmişimdir, Patras. | Open Subtitles | لطالما أحببت أن تكون (عندي في مطبخي ، (باتراس |
benim mutfağımda değil. | Open Subtitles | ليس في مطبخي |
benim mutfağımda değil. | Open Subtitles | ليس في مطبخي |